Ana Sayfa Yazarlar 21.11.2022 453 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Cemaatten Al Haberi!

Seçim yaklaştıkça Milletvekilleri, Belediye Başkanları ile partilerin İl ve İlçe başkanlarının arazi çalışmalarını artırdığını görüyoruz.

Sahada sadece  onlar değil onlardan önce kararlarını vererek  adaylık düşünen eski ve yeni siyasetçilerin antrenmanlara aylar öncesi başladığını söylersek doğru bir tespit yapmış oluruz.

Bu da son günlerde çay ocakları başta olmak üzere halka açık işyerlerinde  seçimin daha çok konuşulmasına yol açtı. Seçim konuşulur olunca da siyasi partilerde önümüzdeki seçimlerde listelerde yer bulmak isteyenler de birer birer ortaya çıkarak aylardır görmedikleri insanları ziyarete başladıklarını görmekteyiz.

Siyaset hareketlenince sabahçı çay ocaklarıda şenlenmeye başladı, sabah namazı sonrası çaylarını yudumlamaya başlayan cami cemaatleri karşılarında aylardı yıllardır görmedikleri insanlarla bir araya gelerek konuyu yaklaşan seçimlere getiriyorlar.

Peki, neler konuşuluyor çay ocaklarında, gördüğüm ve duyduğum kadarıyla vatandaşın büyük bölümü artık “Kime oy verelim” tartışması yapıyor. Peki, bu ne anlama geliyor?

AK Parti’nin tek başına iktidara geldiği 3 Kasım 2002 seçimleri öncesini hatırlıyor musunuz? Diğer siyasi partilere kızanlar “AK Parti’yi tek geçiyoruz” diyorlardı. Ve sonuçta AK Parti tek başına iktidar oldu. Aradan geçen süre içinde seçmen şimdi “AK Parti’yi tek geçiyoruz” demiyor. Artık “Kime oy verelim” diye düşünüyor.

Bu da seçmen kendi kafasında “AK Parti’ye alternatif mi aranıyor” sorusunun sorulmasına yol açıyor. Bu soru bile AK Parti’nin geçen süreyi “iyi kullanmadığı” anlamı taşıyor. Bakalım AK Parti ‘Alternatifi yok’ tan ‘Kime oy verelime’ gelinmesi durumunu nasıl değiştirecek?

Buraya neden gelindiğini anlayıp izole edebilirler mi? Buna süre yeter mi? Yoksa Cumhurbaşkanlığı seçimi de zora girecek mi? Vatandaş henüz kararını tam vermeden Türkiye’de bir baskın seçim olabilir mi, buna bu ekonomik ortamda ‘evet’ yanıtını veremiyorum. Yani erken bir tarihte, vatandaş henüz kararını vermeden bir seçime mi gidilir?  İktidardaki siyasi partiler bunun sinyallerini verir durumdalar da sabahçı kahvelerinin açılması sanırım hiç de iyi olmadı iktidar için. Çünkü Türkiye’de yıllardır siyasetin kalbi hep çay ocaklarında hatta berberlerde  atar ve oralarda şekillenir. Ancak pandemi gevşetilince namazdan çıkanların uğrak yeri olan çay ocakları bile siyaset konuşulur durumda. Dini bütün olanların cami sonrası doldurduğu bu çay ocaklarında bile hayat pahalılığından bahsediliyorsa iktidarın işi kötü gibi görünüyor. Sandığı bekleyip göreceğiz.

İlginizi çekebilir

3 Çeşit Partili

3 Çeşit Partili

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri