Ana Sayfa Yazarlar 31.05.2023 418 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Başkanla Başbaşa…

Büyükşehir Belediye Başkanımız (bakan) Dr.M.Hilmi Güler ile gelenek hale getirdiğimiz ayda bir baş başa çay sohbetimize seçimlerin araya girmesiyle bayağı ara vermiştik.

Zaten sohbetimiz için önceden randevu almaya gerek olmadığı için “çat kapı” makamına gittim.

Özel Kalemde görevli Uğur kardeşim ile hoşbeşten sonra çay ikram etmek istedi bende içeride “içeriz” dediğimde abi makam çok kalabalık ama Bakan beye söyleyeyim diyerek makama girdi.

Abi biraz bekleteceğim dediğinde içeridekilerin çıkmasını bekleyeceğimi anladım.

Öyle de oldu ama, bu sefer bakan beyin acil bir programa çıkması gerektiğini onun için beni saat 16.30’da beklediğini söyleyince bende kapının önünde gördüğüm eski Genel Sekreter Coşkun Alp(ağabeyi) ile sohbet etme fırsatı buldum.

Coşkun ağabey ile de uzun zaman ara verdiğimiz sohbetimiz güzel ve keyifli oldu derken saatin 16.00’ya geldiğini görünce ben tekrar Belediyenin yolunu tuttum.

Samimi söylüyorum gözlerimle gördüm özel kaleme girince bekleyen 8-9 makamda 5 kişi olduğunu görünce içimden ben en iyisi bu görüşmeyi erteleyeyim daha sonra geniş bir zamanda yaparız diye düşünürken uğur kardeşim abi seni içeriye alayım dedi.

Makama girdiğimde Bakan bey “Temel hoş geldin” diyerek yan tarafa oturtunca anladım ki misafirlerin gitmesiyle bizim sohbetimiz başlayacak derken öyle oldu önce Çamaş Belediye Başkanı Mahmut Ayparçası ve yanındaki misafirler kalktı 3 dakika sonra diğerleri derken “Temel gel böyle” diyerek hemen çayımızı söyledi.

Hoş beşle başlayan sohbetimiz sokaklarda ne var ne yok neler konuşuluyor sorularına bekleyen cevaplar ile başlamış oldu.

Önce şunu belirtmek isterim ki siz Bakan beyin sokakları çarşı pazarı sorduğuna bakmayın yemin ediyorum ki her şeyden hatta bizlerin bilmediklerinden de haberi var.

14 ve 28 Mayıs seçim sonuçlarından memnuniyetini belirttikten sonra önümüzde 9-10 ay sonra yapılacak bir seçim daha var onunda bir an önce yapılması ve Türkiye’nin gündeminden seçimlerin tamamen çıkmasını sağlamalıyız ki Türkiye’nin geleceğine odaklanalım bizlerde Ordu’yu geleceğe taşımak için performanslarımızı seçime değil hizmete harcayalım çünkü Ordu Türkiye coğrafyasında en huzurlu ve sakin yaşanacak Kent’tir diyerek, “Temel sana çok açık bir itirafta bulunmak istiyorum, benim gözüm parada pulda değil yüzlerce trilyon bütçesi olan bir bakanlığı yapmış ağabeyinizim gençlik yıllarımı geçirdiğim bu Kent’e hizmet etmek istiyorum yanlışını gördüğüm hiç kimsenin gözünün yaşına bakmam yeter  bize ayak uyduramayan makamında oturan  geyik muhabbeti yaparak ay başını bekleyen insan değil bizim çalışmalarımıza katkı sağlayacak çalışma arkadaşları lazım bir çok belediyede para sıkıntısı yaşanırken biz iştirakleri ile para kazanan giderlerinin büyük bölümünü karşılayan yani üreten kazanan yarışan belediye olduk mesela biz bir yumurta projesi gerçekleştirdik neredeyse bizi yerden yere vurmaya kalktılar Belediyenin kaz yumurta çikolata ile ne işi var diye ama şimdi bizi o günlerde eleştiri yağmuruna tutanlar bugün bizi tebrik etmeye geliyorlar. Yumurtadan kazancımız bilseler dudakları uçuklar Kibele çikolatanın marka değeri bugün 1 milyon dolar söylesene bana Rüsumat 4 gemisini sahilimizle kim buluşturabilirdi bugün komşu vilayetlerden gezmeye geliyorlar yani işin açıkçası bizim söylentilere dedikodulara ayıracak zamanımız yok” diyerek hem sohbetimize renk kattı hem de tabiri yerinde ise içini döktü.

Elbette 1 saat 20 dakikalık sohbetimizde bunları konuşmadık kaleme aldıklarım sadece kesitlerden bazı başlıklardı.

Sizleri sıkmadan yazımı bitirirken Başkan Güler’in 2 dönem daha görevinde kalacağı mesajını aldım.

Bana sorarsanız ben bu sohbette dinlediklerimi dikkate alarak Ordu ve Ordu’nun geleceği için “yola devam” derim.

 

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri