Daha önceki gün 18 Mart Çanakkale zaferinin yıldönümünü kutladık.

Ne gariptir ki Diyanet İşleri başkanı Prof.Dr. Ali Erbaş hoca HUTBELERİNDE VE KUTLAMA  söylemlerinde Mustafa Kemal ATATÜRK ismini kullanmadı.

Ne desek boş zorla kimse kimseyi hatırlamak istemez!

Hatırlarsınız,29 Mayıs 1453…

Fatih Sultan Mehmet komutasındaki Osmanlı ordusu…

İstanbul’u fethederek…

Çağ kapattı…

Cihan İmparatorluğu’nun başkenti yaptı…

****

30 Ekim 1918’de Mondros Ateşkes Antlaşması imzalandı…

13 Kasım 1918’de işgal gemileri Haydarpaşa önlerine demirledi…

Fiili işgal16 Mart 1920’de resmi işgale dönüştü…

***

19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan Mustafa Kemal Atatürk…

23 Nisan 1920’de kurduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi’yle…

Türk milleti ve ordusuyla…

24 Temmuz 1923’te imzalanan…

Lozan Barış Antlaşması’na kadar…

Misakı Milli sınırlarının her santimetrekaresini düşmandan temizlemek için savaştı…

4 Ekim 1923 günü Dolmabahçe Sarayı önünden son düşman gemisi İstanbul’u terk etti…

6 Ekim 1923’te Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu İstanbul’a girdi…

4 yıl 10 ay 23 gün sonra…

İstanbul işgalden kurtarıldı…

***

Yani…

19 Mayıs…23 Nisan…24 Temmuz..30 Ağustos… 29 Ekim olmasaydı…

Kutlanacak bir 19 Mayıs,29 Ekim veya 18 Mart ortada kalmamış olacaktı!

Bu nedenle…

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu…

Türk milletinin kurtuluşunu…

Temsil eden bayramların…

Gizli ajanda uygulamaları için…

Yok sayılması…

Olsa olsa…

4 Ekim 1923’te son gemiyle uğurlanan…

Düşman güçlerinin zihniyetinin devamı olabilir!

***

Fatih’in fethettiği İstanbul’u kurtarıp…

Yeniden Türk milletine kazandırdığı için…

Yatıp kalkıp Atatürk’e dua edilmeli!