Ana Sayfa Yazarlar 15.04.2019 281 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Öylesine Bir Yazı

Ne güzel masaldır “hakların en güzeli kuvvetlinin hakkıdır” diye başlayan kurtla kuzu masalı. Çok yaygındır, bilinir ama anlatılmasında hiç beis yoktur hatta tam da zamanıdır.
Kuzu küçük, kuzu zayıf, kuzu masum ve kuzu susuz, susuzluğunu gidermek için dereye iner. Dere pırıl pırıl, su buz gibi ve su tertemiz, edebiyle adabıyla başlar içmeye. Akıntının ben diyeyim elli siz deyin yüz adım yukarısında bir de kurt var. Hem susuz hem aç ama dahası kuzudan çok güçlü çok kuvvetli. Yiyecek kuzuyu, yiyecek de bir bahane lazım. Fırlar gider, dikilir kuzunun başına “bre utanmaz” der “sen ne cüretle benim suyumu bulandırırsın?” Kuzu tir tir titrer “aman efendim, yaman efendim etmeyiniz eylemeyiniz, siz yukarıdasınız ben aşağıda, nasıl bulandırırım sizin suyunuzu” diye savunmaya çalışır kendisini. Kurt daha bir hiddetlenir “hem de inkâr ha, sen geçen sene de işlemiştin bu haltı…” Zavallı kuzu boşuna anlatmaya çalışır daha doğalı birkaç ay olduğunu ama nafile, kurt yemeyi kafasına koymuştur, yiyecektir, kurt güçlüdür. Boşuna mı “hakların en güzeli kuvvetlinin hakkıdır” demişler?
***
“Keşke duymasaydım,  görmeseydim ve de yazmasaydım” dediğimiz haberleri zaman zaman duyar, görürü ve üzülsek de hatta kahrolsak da yazarız. Halkımızla birlikte ilgililer de görsün, duysun ve bir an önce tedbir alsınlar diye yazarız.
***
Bir reklam spotu var “kirlenmek güzeldir” diye. Hayır, kirlenmek güzel değildir, temiz kalmaktır, güzel olan temizlenmektir. Nasıl kirlenen elbiselerimizi yıkayıp temizliyor ya da temizi ile değiştiriyorsak kadrolarımızı da yıkayıp temizleyeceğiz ya da temizi ile değiştireceğiz. Yoksa toplum değiştirir.

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri