فَاَيْنَ تَذْهَبُونَؕ Tekvir-26
Büyük dağları ben yarattım!
Küçükler de babamdan kaldı, diyenler!
Her şeye hükmedeceğini zannedenler!
Kalbiniz teklediğinde acizsiniz!
Bile bile nereye gidiyorsunuz?
Niye iyilik biriktirmiyoruz?
Bir kumbarada, sevgi biriktirsek!
Bir kumbarada, dua biriktirsek!
Açların sevincini biriktirsek!
Ey dünyanın sessiz yığınları!
Siz nereye gidiyorsunuz?
Neden sürü oldunuz?
Neden güdülmeye hazırsınız?
Neden birisini ille de “gel beni güt!”
“Bana zulmet!” diye çağırıyorsunuz?
Allah, şah damarımızdan daha yakın;
Neden şah damarımızla,
Allah’ın arasına, şeytanı sokup,
Damarımızı kestiriyoruz?
Sahi nereye gidiyoruz,
İnsanlığın gidişi nereye?
ÇÜRÜMÜŞ TOPLUMLARDA;
Cahil dindar,
Âlîm kindar,
İdareciler simsar olur.
Böylece;
Toplumu hakikat değil sloganlar yönetir.
Sesi çıkmak haklı olmak için yeterlidir.
Din yaşanılmaz, sadece konuşulur.
İnsan ilişkilerinde eski samimiyet kalmadı, herkes her şeyden çok çabuk sıkılır oldu ve bu hayatın her alanına sirayet etti. Bu büyük bir felaket.
Elde kalan samimiyetleri kaybetme korkusu sarıyor aklımıza bu durum geldikçe. Muhabbeti veren Allah, artmasına vesile olacak sebepler yaratsın. Azalmasına vesile olacak sebepleri bertaraf etsin inşaAllah
İnsanın düzgün olması örnek insan olmak için;
1-Dini hayatının düzgün olması
2- Sağlığının düzgün olması
3- İşinin düzgün olması
4- Aile hayatının düzgün olması
Şarttır..
Padişah kır gezintisine çıktığında yolu bir köye uğrar ve o köyde bir yemek yer. Yemek o kadar tatlı gelir ki aşçıbaşına “Bu yemeğin tarifini al” der.
Aşçıbaşı, kadına sorar, “Etten ne kadar koyarsınız?”
Kadın, “Karar” diye cevap verir.
Aşçıbaşı, “Soğandan ne kadar?” kadın, “Karar”
Aşçıbaşı “Tuzdan ne kadar” cevap “Karar”.
Her sorunun cevabı, “Karar” dır.
Karar ve kararlılık önemli.
Askerde karargah, musiki de karar, adalette karar….her şeyde karar önemli.
Son karargahımız, “Darul’karar” dır.
يَا قَوْمِ اِنَّمَا هٰذِهِ الْحَيٰوةُ الدُّنْيَا مَتَاعٌۘ وَاِنَّ الْاٰخِرَةَ هِيَ دَارُ الْقَرَارِ
“Ey kavmim, gerçekten bu dünya hayatı, yalnızca bir meta (kısa süreli bir yararlanma ve oyalanma)dır. Şüphesiz ahiret, (asıl) karar kılınan yurt orasıdır.”(Mü’min-39)
Sarışın mavi gözlü, İngiliz ajanı Lavrens, Osmanlıyı parçalamak için Arap kabileleri arasında, Arap kıyafetiyle dolaşırken, çölde kıl çadırda yalnız ve baş başa kaldığı Arap kadınına “Beni nasıl buluyorsun, güzel miyim?” diye sorduğunda, o güne kadar misafirinin yüzüne bakmayan kadın, dikkatle ona baktıktan sonra “Ölmüş kafatasının içine yerleştirilmiş iki gök boncuk görüyorum” der.
İbni Haldun, insanlarda doğuştan var olan durgun enerjinin eğitim yoluyla faaliyete
eyleme geçeceğini bildirir.
Her çocuğun fıtratında var olan enerjisini, deneme, yanılma, akıl yürütme yoluyla aktif hale getireceğini söyler ve ev idaresi, insani ilişkiler, dini görevlerin yerine getirilme şartları ve adaplarını görerek yaşayarak büyüyenler bu konularda var olan güçlerini işletmiş olurlar.
“Var olan güçlerini” diyor İbni Haldun.
Tabii ve kitabi eğitimden geçerek akli melekelerin geliştirilebileceğini anlatan İbni Haldun, tezinin kaynağı olarak:
وَاللَّهُ أَخْرَجَكُمْ مِنْ بُطُونِ أُمَّهَاتِكُمْ لَا تَعْلَمُونَ شَيْئًا وَجَعَلَ لَكُمُ السَّمْعَ وَالْأَبْصَارَ وَالْأَفْئِدَةَ لَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ
“Siz hiçbir şey bilmezken, Allah sizi annelerinizin karınlarından çıkardı. Sizin için kulaklar, gözler ve gönüller verdi ki şükredesiniz.” (Nahl süresi ayet 16/78) ayetini delil getiri. (Mukaddime, Bölüm 5, Fasıl 33)
Zaten bizim bilgilerimizin çoğunluğu kulak ve göz yoluyla girmektedir. Göz ve kulak bize emaneten verildiğine göre onları şirk, isyan, küfür, yalan, yanlış şeylerle kirletmemeye dikkat edelim.
KÖLELİK ALFABESİ
Kölelik alfabesinde yazılanlar;
Köprüyü geçinceye kadar..
Gerekirse ayıya dayı derim…
Ayıya dayı diyenler,
Ayının yeğeni olurlar!
Armuttan başka
Meyve düşünemezler.
İmanlı insanlar ise;
Ne varlığa sevinirim,
Ne yokluğa yerinirim,
Aşkın ile avunurum,
Bana seni gerek seni!
Haz ve hız çağındayız;
Doludizgin gidiyoruz.
“Ey toz duman içinde
Giden delikanlı!
Toz duman dağıldıktan
Sonra göreceksin,
Bindiğin at mı eşek mi?”
(Mevlâna)
Yoksa siz kitabın bir bölümüne inanıp geri kalanını inkar mı ediyorsunuz.
1-siyasette hüküm Allah’ındır
2-ekonomide mülk Allah’ındır
3-kültürde söz Allah’ındır.
Hayatın her anında Allah cc ile barışık bir hayat.
HACAMAT’IN FAYDALARI
Milyonluk arabalara binip,
Devenin faziletini anlatmak!
Kahvaltıda Havyar yiyip,
Çörek otunun
Şifasından bahsetmek!
Markadan başka giymiyor
Ama Peygamberimizin
Hırkasını anlatıyor.
Köşklerde, Saraylarda
Yaşıyor, Peygamberin
Kerpiç evini anlatıyor.
Amerikan Hastanesi’nde
Tedavi olan Müslümanlar,
Hacamatın faydalarını ve
Sünnet olduğunu anlatıyor.
ABD vatandaşı olmak için
Kuyrukta bekliyor ama
Mekke’ye aşığım diyor!
Tatilini her sene Miami’de
Haccını ve umresini Mekke’de!
Bu Müslümanlara bakıp,
Onun için Ateizim,
Deizim patlıyor herhalde!
“DUVAR MEYLETTİĞİ TARAFA YIKILIR !”
Behlûl Dânâ Hazretleri, yol üzerindeki bir vîrânenin yıkılmak üzere eğilmiş duvarına bakıp âkıbetini tefekküre dalardı. Yine bir gün endişe ile bakarken duvar birden çöküverdi. Behlûl Dânâ Hazretleri’ni bir sürûr kapladı. Onun bu sevincine mânâ veremeyen insanlar merakla sebebini sorduklarında:
“−Duvar meyilli olduğu tarafa yıkıldı!” dedi.
“−Peki bunda şaşılacak ne var?!” dediklerinde şu hikmetli cevabı verdi:
“−Mâdemki dünyadaki her şey nihâyetinde meylettiği tarafa yıkılıyor, benim de meylim Hakk’a doğrudur, o hâlde ben de ölünce Hakk’a varırım. Ey ahâlî, rükû ve secdelerimizle Hakk’a meylimizi artıralım ki başka yönlere yıkılmayalım!”
Rabbimden Dünya mertebelerinin en faziletlilerini,
Cennet makamlarının en yükseğini, nasip etmesini dilerim.
Ömrü uzun olup, hayırlı amelleri artanlardan,
Rızkında, malında, sıhhatinde, evlatlarında, aile fertlerinde bereket ihsan ettiklerinden eylesin.
Dünyada mutlu olanların, Ahirette de kazançlı çıkanların zümresine ilhak etmesini temenni ve niyaz ediyorum.
Cumanız hayırlara vesile olsun…
Abdulkadir DEMİR