Ana Sayfa Yazarlar 31.05.2022 545 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Öylesine…

Demokraside seçimler, belli bir süreliğine, kimin bir topluluğu, bir  kenti, bir bölgeyi,bir  ülkeyi yönetme hakkına sahip olduğunu tayin eder.
***
Ancak…
Seçimler  demokrasinin olmazsa olmaz bir ilkesidir ama tek başına yeterli ilkesi değildir.
***
Çünkü…
Serbest seçim, yönetimin nasıl işleyeceğini, yönetenlerin nasıl yöneteceğini belirlemez.
***
Zira…
Seçimle gelmiş de olsa, diktatör nitelikleri arz eden bir yönetici ya da  iktidar sahibinin elbette danışmanları, onun icraatlarını hayata geçiren siyasal yapıları, Odası, Derneği, Örgütü, Partisi, yöneticileri, bakanları falan vardır.
***
Hatta…
Diktatör konumundaki kişi, bu kişilerin görüşlerini alır, kurullarını toplar, yönetici konumundakiler çalışırlar, vs…
Ama hemen her konuda nihai karar verici Başkan, Başbakan veya Şef ise ve bu kararın karşısındaki yargı, parlamenter muhalefet veya sivil toplum kaynaklı tüm engeller bu mutlak yetkili kişi tarafından gayrimeşru olarak damgalanıp, itibarsızlaştırılıyor ve geçersiz addediliyorsa…
İktidarda ve yönetimde bir seçilmiş diktatör var demektir.
***
Üstellik…
Bu kişi sürekli konuşuyor, herkese neyi, nasıl ve ne zaman yapması gerektiği konusunda emredici öğütler veriyorsa, yani sadece eylem değil söylem alanını da tekelinde tutmaya çalışıyorsa, diktatör nitelikleri çok daha fazla öne çıkar.
***
Sonuç olarak…
Bu tanımların hemen hepsi, yönetimde diktatörlük uygulayan insanların ortak özelliklerini oluşturur.
Yukarıda yazılanları okuduğunuzda hemen her birinizin aklına, farklı farklı isimlerde de olsa  bu tanımlara uyan mutlaka bir isim gelmiştir.
***
Çünkü…
Diktatör tiplemeleri her oluşumda  vardır…
Ülkelerin başından tutun da, Belediyelerin başında bulunanlara, hatta Oda, Dernek ve Kulüp başında bulunanlara kadar.
***
Milyonların başında da görebilirsiniz diktatörü, 20-30 kişilik cemiyetlerin başında da…
Hatta 8 dairelik bir apartmanda bile!
Birbirilerinden hiçbir farkları yoktur aslında…
***
İşin tuhaf tarafı…
Birbirlerinden hiçbir farkı olmamasına rağmen, her biri, bir diğerini her daim diktatör olmakla suçlar…

Yani işin başına gelen herkesin kafa tasında diktatörlük gelişimi mevcuttur..

 

İlginizi çekebilir

Dedikodu Tusunami’den Beter!

Dedikodu Tusunami’den Beter!

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri