Ana Sayfa Yazarlar 28.02.2024 627 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Allah Islah Etsin…

Son günlerde Türkiye’nin bir çok yerleşim yerinde  gündemi iyi takip eden dolandırıcılar, hiç vakit kaybetmeden her fırsatı değerlendiriyor…

Eskiden de vardı bunlar ama şimdikiler, daha organize çalışıyor… Eskinin yankesicileri de gündemi yakından izler; daha çok miting, festival ya da açık hava konserlerinde faaliyet gösterirlerdi… Bu yüzden her biri günlük gazeteleri iyi takip ederdi… Bir veya en çok iki kişi işe çıkarlardı… Şimdikiler daha organize, daha azgın!.. Bir bakıyorsunuz adamlar, “savcı” “hakim” ve “polis” oluyor, telsiz seslerinin yükseldiği üç beş kişilik ekiplerle sanal karakollar dahi kuruyor…

Eskiler; savcı, hakim ya da polis lafını duyduğunda kaçacak yer ararken, zamane dolandırıcıları, öğretmen, doktor ve mühendis gibi aklı başında insanları ürküterek çarpıyor…

Balyoz ve Ergenekon davalarından sonra FETÖ göz altılarını fırsata dönüştüren bu vicdansızlar, “hakim, savcı ve polis” diye kendilerini tanıtarak, çok can yaktı… Azaldılar ama bitmediler elbette… Mesela yaşadığımız pandem sürecinde yaptıkları  organizasyonlarını koronavirüs üzerinden gerçekleştirdiklerini biliyoruz… “Filyasyon ekibi” gibi davranıp, özellikle yaşlı insanların evlerine giderek, soygun yaptıklarına tanık olmadık mı?…Son günlerde banka önlerinde özellikle emeklilerin maaş günleri yaşlı vatandaşlarımız takip ederek onların maaş çekmelerine yardımcı olmaları bahanesiyle paralarına el koyanları duyuyoruz.

Peki bu suç makinelerini Polis yakalıyor da ne oluyor?.. Biliyorum bu yazımı okurken birileri  bana sitem edecek ama o geçmişte her birinin lakabı olan pos bıyıklı sert bakışlı, babacan karakol başkomiserleri olsaydı, durum çok farklı olurdu… Küçümsediğimden değil… Bugünkü tabloda Polis, bırakın şüpheliye vurmayı deyim yerindeyse yan gözle bile bakamıyor… Yasalar var elbette… Ama şimdi soruyorum… Tek başına yaşayan yaşlı insanları aldatarak birikimlerini çalan ya da aynı yöntemle bankamatikten emekli maaşlarını alan bu dolandırıcılar, dayağı hak etmiyor mu?.. Geçmişte her şeyin bir raconu, olmazsa olmazları vardı… Hor görülen hırsızın da lanetlenen fahişenin de… Şimdi kim kimdir, belli değil!.. At izi, it izine karışınca edebi, adabı ve hayayı kaybettik galiba…

İlginizi çekebilir

Bu işte çelişki yok mu!

Bu işte çelişki yok mu!

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri