Ana Sayfa Yazarlar 17.04.2019 459 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Vatandaş Okuyor, Konuşuyor..

Okumanın en güzel yanını işyerimin yanında bulunan Ordu siyaset ve sosyal yaşamının önemli isimlerinden S.Zeki Kalyoncu ağabeyimden öğrendim. Radyosunda kısık sesle çalan Türk sanat Musikisinden eserler dinleyerek ,Okuyor dinliyor paylaşmak istediğini bazen konuk olduğu televizyon programlarında bazen de sohbetlerde  paylaşıyor. Benim için Salih ağabey adeta içinde hazine saklayan bilgi küpü… Bugün sizlerle farklı bir konuyu paylaşacağım için yazıma okuma dostu olarak bildiğim Salih Ağabey ile giriş yaptım..

Çünkü insan için nasıl hava su vazgeçilmez ise okumakta okumasını bilenler için öyledir.

Bazen…
Her gün 2-3 gazete, yüzlerce kitap okursun…
Sayısız Üniversite bitirir, mastır ve doktora yaparsın ama yine de kendini ifade edemez cahil kalırsın…
Bazen de…
Basit bir meslek sahibi olan, dış görünüşünden hiçbir şeye benzetemediğiniz normal bir insan çıkıp öylesine bir tespit yapar ki, 40 yıllık siyaset bilimciden duyamadığınız sözleri ve tespitleri dile getirir.
İşte! Tam da bu anlattığımıza örnek teşkil edecek birini izledik sosyal medya röportajlarında…
30-35 yaşları arasında olduğunu tahmin ettiğimiz bir vatandaş.
Yüzünde 5-6 günlük sakalı, üzerinde solgun bir mont.
Baktığınızda, sorulan soruları bile anlayacağına ihtimal vermeyeceğiniz birisi
Mikrofonu uzatıp “neler söyleyeceksiniz?” diyen haberciye öyle cevaplar veriyor ki, ağzınız adeta açık kalıyor.
Sakin ve son derece düzgün bir Türkçe ile arkası arkasına öyle tespitler yapıyor ki “Doğrusu aynı mikrofon uzatılsa o anda bu cevapları veremem diyorsunuz…
İşte, ilk görüşte hiç tahmin etmediğiniz bir vatandaştan hiç ummadığınız tespitler:
-Seçimden önce çıkıp “dünyanın en güvenli seçimleri Türkiye’de diyeceksin” seçimi kaybettikten sonra çıkıp “Hile-hurda var” diyeceksin. Çocuk muyuz kanalım”
-“CHP Ankara ve İstanbul’u oy çaldığı için değil, bu seçimde oy çalınmasına izin vermediği için kazandı”
-“CHP’li değilim. Hiç olmadım. Bu seçimde CHP adayına oy verdim. Bu AK Parti beni resmen CHP’li yaptı.”
-“Tayyip Erdoğan kendi elleriyle bir lider doğurdu. İstanbul belediye başkanı olsun-olmasın Ekrem İmamoğlu 2024 yılında bu ülkenin cumhurbaşkanıdır. “
Diyeceğimiz o ki:
-Körü körüne oy veren de vardır ama seçmenin büyük bir bölümü körü körüne oy vermiyor…
-Takım tutar gibi parti tutanlar vardır ama seçmenin büyük bir bölümü takım tutma gibi bakmıyor meseleye.
-Hiç ilgilenmeyen de vardır ama seçmenin büyük bir bölümü hiç ilgilenmiyor gibi görünse de ciddi ciddi ilgileniyor ülkenin meseleleriyle.
-Yeri geldiğinde mağduru koruyan seçmen, yeri geldiğinde aynı mağdurun başkasına mağduriyet yaşatmasını cezalandırabiliyor.

Kısacası…
Seçmen öylesine bir teraziye sahip ki, ne bir gram eksik tartıyor ne de bir gram fazla…

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri