Hayata dair acı ve tatlı olayları, sevinçleri ve hüzünleri ile bir yılı daha geride bırakıp yeni bir yıla, yeni umutlarla girmenin heyecanını yaşamaktayız.
Her yeni yıl; başarının, güzelliğin, mutluluğun ümit edildiği, kardeşlik ve dostluk bağlarımızın pekiştiği, sağlıklı ve müreffeh bir hayata ulaşma yolunda yeni isteklerimizin filizlendiği bir yıldır.
Karşılamakta olduğumuz yeni yılın aydınlık bir geleceğe adım atılması yolunda kadim bağlarımızı ve birlik ve beraberliğimizi güçlendirmesi, başta cennet ülkemiz Türkiye olmak üzere aynı coğrafyada yaşadığımız komşularımıza ve bütün dünyaya huzur ve istikrar getirmesi en büyük temennimdir.
Değerli Hemşerilerim;
Yeni bir yıl bizlere geçmişin muhasebesini yaparak, elde ettiğimiz birikim ve tecrübeyle ülkemizin kalkınması ve gelişmesi, halkımızın birliği, beraberliği ve huzuru için yapılacak çalışmaları yeniden gözden geçirerek, geleceğe ilişkin yeni planlar yapma konusunda fırsat veriyor.
Hiçbir başarı kalıcı değildir. Yeni ve daha büyük başarılar elde edebilmek için hepimizin milli heyecan ve ruhla daha çok çalışması gerekmektedir. Yaşadığımız bir yılı bitirip yeni bir yıla girerken, geçirdiğimiz yılın muhasebesini yapmalı, yeni yılın plan ve programını hazırlamalıyız.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Aziz Türk Milleti, küresel şer odakları tarafından her fırsatta zayıf düşürülmek, çökertilmek ve yıkılmak istenmekte, içimizde çöreklenen hıyanet şebekeleri de bu karanlık odaklara hizmet ederek ekmeğini yiyip suyunu içtikleri Kutlu Vatanımıza ihanet etmekten çekinmemektedir.
Hain FETÖ darbe kalkışması, Güneydoğu Anadolu bölgemizde oluşturulan hendek-çukur olayları, ülkemize yönelik ekonomik saldırılar, ülkemizin güney sınırında oluşturulmak istenen terör devleti, Akdeniz’de ‘oldu bitti’ ye getirilmek istenen doğal kaynakların kullanımı meseleleri, ülkemizin küresel güçler tarafından kuşatılmaya çalışıldığının en bariz örnekleridir.
Ülkemiz üzerinde oynanan oyunlar, bölgemizde ve tüm dünyada yaşanan sıkıntılar, güçlü bir Türkiye’ye olan ihtiyacın ne kadar büyük olduğunu göstermiştir. Bu itibarla bir olmak, diri olmak hep birlikte güçlü bir Türkiye olmak, tarihin ve gönül coğrafyamızın bize yüklediği kutlu bir misyondur.
1071’de Sultan Alparslan’ın kapılarını açtığı, 1453’te Fatih Sultan Mehmet’in Peygamber Efendimizin müjdelediği İstanbul’u fethederek, Osmanlı’yı Cihan Devleti haline getirdiği, 1923’te Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bütün emperyalist güçleri dize getirerek kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Anadolu, ebedi Türk Yurdu olarak tescillenmiştir. Şüphemiz yoktur ki, gücüne güç katarak büyüyen Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz, 2023, 2053 ve 2071 tarihlerinde bu tescili perçinleyecek, medeniyetlerin beşiği olan bu topraklarda ay yıldızlı Al Bayrağımız kıyamete kadar bağımsızlığımızın simgesi olarak dalgalanacaktır.
İnanıyorum ki, yeni yılda bütün vatandaşlarımız Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin ve Aziz Milletimizin hedeflerine ulaşması, mazlum milletlerin yegâne umudu olan Devletimizin gücüne güç katması ve bekası doğrultusunda birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içerisinde her zaman olduğundan daha fazla kenetlenecek, bu istikamette emin adımlarla yürümeye devam edecektir.
Bu vesileyle; 2020 yılının hizmet etmekten onur duyduğum siz değerli Ordu halkına, kamu görevlerini ve güvenlik hizmetlerini yerine getirmekte olan bütün mesai arkadaşlarıma, Aziz Türk Milleti’ne ve tüm dünya milletlerine sağlık, esenlik, barış ve kardeşlik getirmesini diler, yeni yılınızı en içten duygularımla kutlarım.