Duyuyoruz sağdan soldan…
Adam 80-90 milyon liraya arsa almış…
Bir başkası 15-10 milyonu bir defada yatırmış, çarşının ortasında dükkan satın almış…
Bir diğeri yeni yapılan plazada tanesi 6-7 milyon liradan 4-5 tane büro satın almış.
Hatta…
Birileri de 8-10 milyon lira vermiş, villa almış…
***
Parası olanın parasında gözümüz yok elbette…
Yıllardır ticaret yapan, vergi listelerinde ismi olan, hatırı sayılır kazancı bulunanlara zaten lafımız olamaz.
Yukarıda saydıklarımızın tamamı hem yakışır kendilerine hem de rakam ne olursa olsun aldıkları gayrimenkuller üzerinde sırıtmaz.
Kimse de kalkıp onlara “Bunu nasıl ve hangi parayla aldın?” diye sormaz!
***
Ancak…
Yaptığı iş, kazandığı gelirle bu kadar para ile bu mülkleri alabilmesi mümkün olmayan insanlar yukarıda saydığımız mülkleri alabiliyor.
Kimse de kalkıp:
-Bu parayı nasıl kazandın arkadaş?
-Kazandığına dair muhasebe kayıtların var mı?
-Kazandığın bu paranın vergisini ödedin mi?
-Kazanmadıysan bu kadar parayı nereden bulup bu mülkleri alabildin?
-Kazanmayıp, miras kaldıysa, ne kadar miras kaldığını bize ispatlar mısın?
Diye sormuyor!
***
Kısacası…
Aylık gelirini hiç harcamasa dahi 180 yılda sahip olamayacağı arsayı, villayı, dükkanı bir kerede parasını bastırıp alanları duyuyoruz da, bu insanlara “Nereden buldun kardeşim sen bu kadar parayı?” denildiğini nedense hiç duymuyoruz!