DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
Torpil ve Kayırmacılık…
Bugün hepimizin yakından takip ettiği bir gerçek var oda birilerinin hak etmediği makamlara geliyor olması…
Birileri sürekli siyasi dayıları sayesinde hak etmedikleri görevlere atanıyor.
Birileri, eş, dost ve akrabaları sayesinde sürekli, başkalarının hakkını da yeme pahasına, rüyalarında bile göremeyecekleri işlere yerleşiyor…
Artık o kadar aleni ve fütursuzca yapılıyor hale geldi ki bu iş, torpil ve kayırmacılık normal bir prosedür gibi algılanmaya başlandı.
Binlerce örnekler arasında szilere tanık olduğum bir örnek vermek isterim…
Öğrenim gördüğü Hukuk Fakültesini büyük bir başarı ile 4. Olarak bitiriyor sonra 1000 Kişinin alınacağı Hakim Savcılık sınavına katılıyor 20 bin kişi arasında ilk 600’e giriyor mülakatın yapılmasını heyecanla bekliyor ama siyasi dayısı olmadığı için mülakatta eleniyor.
Öylesine bir hale geldi ki bu mesele…
Torpil ve Kayırmacılık haberleri artık kimseyi şaşırtmıyor.
Sadece bu tür haksızlıkları içlerine bir türlü sindiremeyen bazı dürüst insanlar soruyor ”Bir dolu haksız, hukuksuz, liyakatsiz, etik değerlere aykırı işe alımlar ve atamalar oluyor. Niçin yazıp çizmiyorsunuz?” diye…
Sonuna kadar haklılar…
Ancak…
Bizlerin yazıp çizmesi de artık fayda etmiyor.
Çünkü umursamıyorlar!
Bir faydası olmuyor!
İşin kötüsü yapılanların hepsi bir zaman zarfında unutuluyor ve kabulleniliyor.
Hak yenildiğiyle kalırken, yapanın da yaptığı yanına kar kalıyor…
İşin gerçeği…
Hemen her gün bir yenisini duyduğumuz torpil va kayırmacılık ile ilgili haberleri artık yazıp çizmenin ne bir anlamı ne de bir haber değeri kaldı.
Artık bu süreçte, birilerinin torpili olmadan, bileğinin hakkı ile bir işe girebiliyor olması haber değeri taşır hale geldi.
Ne yazık ki biz böyle bir habere daha ulaşamadık!
Ulaşırsak söz; en büyük puntolarla yapacağız bu haberi!
Torpili olmadan hiç şansları yok ama biz yine de hak ettiği bir işe hak ederek girebilmiş birinin haberini yapmayı klavyemiz başında umut ve hasretle bekliyor olacağız…