“ASABIMIZ BOZULDU, AĞZIMIZ BOZULMASIN!”

Hiç kibarlık etmeyeceğim…

Karadeniz’in en şık, en güzel ve bozulmamış sahiline yapılan bu “ucube”nin üzerine “tasarımı” yapanın adını yazın!… Belki utanırda bir daha tekrarlamaz😡Ha bir an önce de yıkın, asabımız bozuldu, ağzımız bozulmasın… Adil Levent Karlıbel

**

Ben dahil hemen herkes sahile konan bu şeye her neyse, çok büyük tepki verdi. Ama şimdi insana sormazlar mı Tenis kortu, Mıdı Restaurant, Ayışığı Düğün Salonu, Tadım Çay Bahçesi, Kumsal Restaurant, Rıhtım İskele Bahçe, Belediye Lokali. Ordu’ muzun bu sembol işletmeleri yerle bir edilirken daha önceleri nerelerdeydiniz diye. Atı alan Üsküdar’ı geçti ya 🤔 Mehmet Kefeli

***

Güzelim sahili pentatlon sahasına çevirdiniz..

Bari yanına İtalyan çukuru falanda kazın da tam teşekküllü olsun.

Bu ucube yapı her ne amaçla yapıldı ise bir yetkili çıkıp derhal açıklasın herkes rahatlasın..

Bu nedir yahu ? ” Ağlama duvarı ” gibi… Tahsin Türkmen

Daha karpuz kesecektik, pardon fotoğraf çektirecektik ya.

İzahı olmayan şeyin mizahı oluyor böyle.

Akıl ve mantık dışı bu ucube, duyarlı hemşerilerimizin tepkisi üzerine, gece yarısı kaldırılmış.

İşte Sosyal Medya doğru ve bilinçli kullanılırsa, böyle faydası oluyor.

Perşembe Sahiline yerleştirilen ucube reklam panolarının kaldırılması ve Yason Burnundaki doğa katliamından vazgeçilmesi de bu sayede olmuştu.

Hassasiyet gösteren herkese teşekkürler. Şenol Anşin

ÜRETİCİ ÜZÜLDÜ HANSLAR SEVİNDİ!

Geçen yıl 54 TL olarak açıklanan fındık fiyatı bu yıl 82.5 TL olarak belirlenmesine tepkilerin her geçen gün arttığını söylesek yalan olmaz.

Bir yıl içinde yaklaşık tüm gıda ürünlerine yüzde yüzün üstünde zam gelirken üreticinin bin bir zorluklarla toplayarak satışa sunduğu fındık geçtiğimiz yıldan bugüne 30 lira arttı. 100 liranın altındaki fiyatın üreticiyi mağdur edeceğini dile getiren, Fındık üreticisi Dursun Altaş  ”Geçtiğimiz yıldan günümüze akaryakıt fiyatları yüzde yüz artarken, güneşin altında zorluklarla alın teri dökerek toplayıp kuruttuğu ve satışa sunduğu fındık 82.5 TL olacak. Bu hangi adalet anlayışına sığar? Sadece fındıktan üretilen ürünlerin geçtiğimiz yıldan günümüze artış oranlarını baz alsalar 100 TL’nin üstünde fiyat vermeleri gerekirdi. Fakat her zaman olduğu gibi yine Hasanlarımızı üzüp, Hansları sevindirdi bu iktidar. “ diyerek bu fiyatın masraflarını dahi korutmayacağını ifade etti.

Hani O Sözler!

Dün sahilden Boztepe’ye bakınca aklım karıştı.

Geçmişe döndüm verilen sözler aklıma geldi…

Yeşillikler içinde beton ucubeleri görünce içimden başladım saymaya bir iki üç!

Hani ya ne oldu yeşil alanları kurtarıyorduk!

Hani ya ne oldu Boztepe başta olmak üzere yaylarda 2-3 kattan fazla yapılara izin verilmeyecekti!

Hani ya ne oldu yaylalarda görüntü kirliliği kalkacaktı!

Hani ya ne oldu yayların doğal güzelliğinin bozulmasına müsaade edilmeyecekti!

Mesela hani ya ne oldu yaylarda çarpık gelişi güzel hiçbir şeye izin verilmeyecekti!

Maalesef bu yazdıklarımın hepsi söylemlerde güzel sözler olarak akıllarda kaldı!

Yani hiçbiri icraata geçirilemedi.

Yaylalar hepimizin bildiği gibi yol geçen hanına dönüştürülüp sahayı boş bulanların çadırlarla oluşturulan otağlara dönmüş!

Birinin Adı Diğerini Tadı GÜZEL!

Ben isterdim ki muhalefet partilerinin yöneticileri kamuoyunu ilgilendiren konuları gündeme taşıyıp herkesin bu konulara dikkat çekmesini dile getirsinler.

Mesela, vatandaşların yaşadığı pahalılığı.

Mesela geçim derdine düşen evden çıkamayan emeklilerin durumunu.

Mesela marketlerdeki etiketlerini sürekli değiştirilmesini.

Mesela otomatiğe bağlanan Akaryakıt zammını.

Mesela kamuda yapılan israfları.

Falan filan..

Böylesine vatandaşın yaşadığı birçok sorunu daha alt alta yazabiliriz.

Her nedense muhalefet partilerinin yöneticileri bu sorunları kamuoyuna taşıyıp paylaşacakları yerine , pusuya yatmış kurtlar gibi Büyük şehir belediyesinin yaptığı işleri takip ediyorlar.

Hadi takip ettikleri işler fındık kabuğunu dolduran cinsten olsa inanın söylemlerine eyvallah deyip bizlerde kendilerine destek olacağız.

Ancak öyle değil!

Onlarınki vatandaşın derdi değil ŞOV yapmak!

Çünkü Muhalif Milletvekillerinin adı ve tadı bir başka Güzel!

Yazık, Yazık Yazık!

Sektörün ne tarafına el atsanız adeta elinizde kalıyor.

Her gün yeni bir sorunla karşılaşılıyor.

Bu gidişle gelecek yıl elimizde ne turizm diye bir sektör kalır?

Nede yatırım yapacak bir başka iş insanı bulunabilir?

Yaşanan o kadar sorundan sonra bir çok sektörde kanayan yara her geçen daha çok açılmakta.

İşin ilginç tarafı ne biliyor musunuz?

Sektöre yatırım yapan iş insanları gün geçmesin ki bir sorunu kamuoyuyla paylaşmasın.

Şimdide turizmin yoğun yaşandığı yerlerde yaşanan dilencilik olaylarının rahatsız edici boyuta ulaştığı konuşuluyor.

Ya Allaha aşkına biraz ağır olacak ama yazmakta zorundayım bu şehir bu kadar mı sahipsiz?

Bu gibi yaşanan sorunları kim çözecek?

Ya da kimlerin çözmesi gerek?

Ben bir başka şehrin bu kadar sahipsiz kaldığına.

Sorunların bu kadar ötelendiğini ne bir yerden duydum? Nede bir yerde okudum?

Kısa ve net yazıyorum.

Vallahide yazık billahi de yazık ve bu kadim şehre çok haksızlık yapılıyor.

Kim veya kimler mi yapıyor?

Onu da yazmama gerek var mı?

Haftanın Neşesi Olsun…

Bir okuyucumuz göndermiş…

Kral o gün balığa gitmeye karar vermiş…

Müneccime havayı sormuş.

Müneccim:

Bugün hava bütün gün açık olacak haşmetmaab, diye kısa bir rapor vermiş

Kral yanına kraliçeyi de alıp yola çıkmış. Yolda onları gören bir köylü, balığa gittiklerini öğrenince:

Ama bugün yağmur yağacak efendimiz, diye kralı uyarmış

Kral inanmamış tabii. Yola devam etmiş. Ama köylünün söylediği gibi… Dere kenarına gelip oltayı atmadan şiddetli bir yağmura yakalanmış. Kral müneccimi kovmuş. Yolda gördüğü köylüyü çağırmış:

Nereden bildin yağmur yağacağını…

Benim eşeğin kulakları aşağı düştü mü yağmur yağar efendim, demiş köylü, oradan anladım.

Kral eşeği tam maaşla kadroya almış.

Eşekler o gün bugün şatolarda- saraylarda hep iyi yerler bulmuşlar.