Ana Sayfa Tokmak 7 Aralık 2020 2715 Görüntüleme

TOKMAK 7 ARALIK 2020 PAZARTESİ

TOKMAK 7 ARALIK 2020 PAZARTESİ

Valimiz ve İş Dünyası

Başarılı  ve disiplinli çalışmalarının  vatandaşlarımız tarafından dikkatle izlenen Valimiz Tuncay Sonel’in İş dünyası ve bir kısım medya ile esnaflarımıza yaptığı ziyaretlerinin zor günler geçirdiğimiz korona virüslü  günlerde moral ve motivasyon açısından olumluydu.

Valimiz Tuncay Sonel’in özellikle Koronvirüs salgının yüzde yüze artış gösterdiği günlerde kendi çabaları ve maddi imkanları ile kurarark araç tahsisi yaptığı İzalasyon ekibinin evlerinde izole olan hastaların denetim ve  takibinde çok önemli bir boşluğun doldurulmasını sağlayarak  hem vatandaşlarımzıdan hem de bizlerde övgüyü hak etti.

 

ANKARA’YA ORDU KONAĞI  

Ankara’da göçebe hayatı yaşayan Orduluları bir çatı altında toplamak için çok önemli bir projeye imza atmak üzere çalışmalar yapan Altınordu Belediye Başkanı Aşkın Tören “Ankara’da tüm Orduluların buluşacağı bir araya geleceği çatısını kurma hazırlığında olduklarını ve yıllardan beri hayali olan Ordu konağını açmak üzere hazırlıkların tamamlandığını söyleyerek ; sadece Ordu’daki değil gurbetteki diğer yarımızla da dertlendiğimizi her seferinde söylüyoruz. Altınordu’luların ve tüm Orduluların gittiklerinde bir çatı olabilecek bir kültür evini “Ordu Konağı” adı altında hizmete hem iş insanlarımızın hem öğrencilerimizi hem orada yaşayan hemşehrilerimizi bir araya getirebilecek aynı zamanda sağlık sebepleriyle Ankara’ya giden vatandaşlarımızın sıcak bir çorba içebilecekleri ve hastaneler bölgesinin de tam merkezinde olan bir yerde böylesi bir hizmeti hemşehrilerimize sunmak üzere hazır hale getirdik” dedi.

 

 

Orhan Düzgün’den Anlamlı Paylaşım…

 

Ordu eski Valimiz Orhan Düzgün 3 Aralık Dünya Engelliler Gününde sosyal medya sayfasında hepimize ders olacak bir paylaşımda bulunmuş okuyunca kayıtsız kalamadım ve sayfamda paylaştım ki sizlerde okuyun, bu arada eski Valimize bir kez daha teşekkür ediyoruz..

İşte O yazı….

3 Aralık Dünya Engelliler Günü idi. Bu vesile ile sizinle aşağıdaki yazıyı paylaşmak istedim.

“TV’de bir programda sunucu,zengin işadamı misafirine sordu:

“Hayatında seni en çok mutlu eden nedir?”

Adam:

“Hayatımda dört mutluluk merhalesi yaşadım, ta ki mutluluğu buldum:

1- Mala, eşyaya düşkünlüğüm oldu, elde edince, mutluluğun bu olmadığını anladım.

2- Çok pahalı şeylere düşkünlüğüm oldu, elde edince, onların verdiği mutluluğun, zamanla tesirini kaybettiğini gördüm.

3- Büyük şirketler; mesela bir futbol takımı veya uluslararası bir şirket sahibi olunca, mutluluğu yakalarım sandım, ama hayal ettiğim mutluluğu onlarda da bulamadım. Hatta gördüm ki; imkanların çoğaldıkça, sorumlulukların artıyor, rahatından fedakarlık yapmak zorunda kalıyorsun.

4- Bir arkadaşım benden engelli çocuklar için tekerlekli araba almada sponsor olmamı istedi. Hemen yüklü bir bağışta bulundum. Teslim günü gelince arkadaşım ısrarla çocuklara kendi elimle arabaları teslim etmemi ve çocukların sevincine ortak olmamı istedi.

Tabii gittim, çocukların arabaları alırken ve kullanırken ki sevincini görünce çok mutlu olmuştum. Rutin bir sevinçti, bir kaç gün sonra unutacaktım.

Ordan çıkmak için kapıya yöneldiğimde, bir çocuk bacağıma yapıştı. Nazikçe kurtulmaya çalıştım, ama çocuk ısrarla bırakmıyor ve dikkatlice yüzüme bakıyordu.

Ona, “benden başka bir isteğin mi var?” dedim. Çocuğun cevabı bana gerçek ve kalıcı mutluluğun adresini vermişti.

Bana;

“Hayır bir şey istemiyorum, yüzünü hafızama kazıyorum ki, Cennette karşılaştığımız zaman seni tanıyayım ve Rabbimin huzurunda sana bir daha teşekkür edeyim.” dedi…

 

Ön Yargılı Olmamak  Gerekmiş!

Salgında vaka ve hasta sayıları olağanüstü arttı.
Son süreçte Hastaneler ağzına kadar doldu.
Yoğun bakım ünitelerinde, vaka ve hasta patlaması yaşanınca tek boş yer kalmadı.
Hastane binalarında koridorlar, bodrum katları ve boş alanlar, yoğun bakım ve covid servisleri haline getirilmeye başlandı.
Kısacası…
Hastane binaları yetmez oldu.
Solunum cihazı yetersizliği başgösterdi…
Gelinen şu süreci görünce, pandeminin ilk aylarında yaşanan bazı olaylar geliyor aklıma.
Hatırlar mısınız bilmem?
Salgının ilk aylarında Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Sahra Hastanesi yaptığı için linç edilmiş, yaptığı Sahra Hastanesi mühürlenmiş, Belediye başkanı şov yapmakla suçlanmıştı.

Şimdi neredeyse bırakın otoparkları WC’leri bile seyyar serviz yapmaya kalkıyorlar.
Aynı süreçte, hemen her akşam bir firmanın Solunum Cihazı ürettiği haberleri çıkıyordu haberlerde.
Solunum Cihazları üretiminin, bırakın ülkenin ihtiyacını karşılamayı, başka ülkelere dahi ihraç edileceği anlatılıyordu uzun uzun.
Şimdi geldik bu güne…
Hastane binaları da Solunum Cihazları da yetmez hale geldi…

 

Ceren Hocanın Sesine Kulak Verelim…

 

Enfeksiyon uzmanı Dr. Ceren Açıkalın sosyal medya sayfasından yaptığı çağrı ile vatandaşlarımızı kurallara uymaya ve biraz fedkalrlık yapmaya çağırdı. İşte Dr. Açıkalın’ın o sözleri…

“20 yıllık meslek hayatımda kendimi hiç bu kadar çaresiz hissetmedim.

Lütfen mecbur kalmadıkça evden çıkmayın , birbirinize bulaştırmaya devam ederseniz kurallara uymazsanız…. Hastanede yatacak yer bulamayacaksınız , hastanede yer bulursanız, ilaç bulamayacaksınız, ilaç bulursanız , size bakacak sağlam doktor hemşire bulamayacaksınız.

Bana bir şey olmaz deyip önemsemezseniz, belki olmayacak,ama bünyesi zayıf olana taşır bulaştırırsanız,ölümüne sebep olacaksınız .

Bize evde oturarak yardım edin , maskenizi takarak yardım edin , biz hemşire doktor ve tüm sağlık ordusuna yardım edin… Hastalarımızı çaresiz gözlerle izlemek zorunda bırakmayın.

Ekip arkadaşlarımızın , çalışırken hastalık kaptığı için hayata gözlerini yumduğunu , çaresiz gözlerle izlemek zorunda bırakmayın …

Bu bir yardım çağrısıdır lütfen dikkate alın ve Tüm kurallara,uyunuz !!!!

 

  Deli Farkı!

Deliler hastanesindeki onlarca deli yıllardır tüm gün dışarı bakıyormuş.
Hastaneye yeni gelen doktor.
-Hemşire hanım neden bunlar hep dışarı bakıyorlar?
Hemşire:
-Bilmiyorum efendim ben baktım bişi yoktu..
Doktor delilerin baktığı pencereye doğru gider ve dışarı bakar..
-eee burda bişey yok ki..
Deliler hep birlikte:
-lan salak biz yıllardır bakıyoz bişi göremedik sen bi bakıştamı görcen…

İlginizi çekebilir

Tokmak

Tokmak

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri