Ahmet ARIK
Son günlerde Perşembe İlçemiz Sosyal Yardımlaşma vakfına alınacak personel ilanı ile ilgili olarak sosyal medyada çıkan asılsız itham ve söylentileri karşı vali yardımcısı ve Perşembe kaymakamı Ahmet Arık resmi bir açıklama yaparak iddia sahiplerine “bizleri dedikodu ile uğraştırmayın çalışma şevkimizi kırmayın” mesajı yolladı.
Buradan o asılsız dedikodu ve iddia sahiplerine küçük bir hatırlatma yapalım.
Siz önce o ilçede görev yapan Ahmet Arık isimli kaymakamı tanıyın kişiliği hakkında bilgi sahibi olun sonra yazdıklarınızdan utanmayın, olurmu?
ÇELENK!
İsmi FETÖ ile anıldığı iddia edilen Eğitim Bir Sen Başkanı İsmail Çelenk “Öğrenci Andını” kaldıran teklife destek verdiklerini söyleyerek Danıştay’ın iptal kararını eleştirmiş.
Bu eleştiriye şaşırmadım çünkü, Andımızın kaldırılmasını o tarihte FETÖCÜLER istemişti. Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyette Eğitimci sıfatı taşıyan ancak menfaatleri karşısında bunu bile inkar edecek hale gelen bu şahsiyetten daha ne beklenir ki?
Andımızı gerici olarak tanımlayan Çelenk önce geçmişine baksın sonra kimlerin gerici olduğu konusunda yorum yapsın..
Buradan açık bir çağrıda bulunarak,İsmail Çelenk’in geçmişinin FETÖ ile mücadele eden Devlet büyüklerimizin biraz incelemesinde yarar görüyoruz.
Suriyeliler
Bucak Mahallesinde Suriyeliler ev kiralamışlar, oturuyormuş.
Oturdukları evin cam demirlerine iç çamaşırlarını falan asmaya başlamışlar.
Evden çıkan gürültü de çabasıymış.
Canlarından bezmişler resmen.
Hiçbir görgü ve kural bilmediklerini, bilseler de yerine getirmediklerinden yakındı…
Bu kadar da görgüsüzlüğü hiç kimseden görmediğini ifade etti.
Kim ilgilenir? Kimin görev alanına girer bilmiyoruz ama, Mahalle sakinlerinin söylediğine göre bu durum devam ederse mahallenin de sokağın da tadı tuzu kalmayacak gibi…
Fındık dalları
“Yine yeşillendi fındık dalları, Acep ne olacak yârin hâlleri” türküsünü hatırlatıp sonra da “şimdi bu türkü” “Yine yeşillendi fındık dalları, Acep ne olacak bu milletin hâlleri” diye söyleniyor demesine!
Mevcut tablo içinde, yani hükümetin muhalefette olduğu parlamentodan dahi bırakın verdiği önergeyi kabul ettirmeyi!
Önergesi için kendi toplam oylarının (306) yarısını bile (135) toplayamayan parlamento iktidarı için türküyü şöyle söylemek lazım gelmez mi?
“Yine yeşillendi fındık dalları, Ne olacak bu parlamentonun hâlleri!”
Siyaset ve Matematik
Siyasetin basit matematiği vardır.
Bu matematiği anlayıp yerine getiren kazanır.
Getiremeyen ise kaybeder.
Orduda siyaset matematiği bugüne kadar yapılan seçim sonuçlarıyla şunu gösteriyor:
AK Parti kırsalda, CHP ise kent merkezinde güçlü…
Bunun üzerine şöyle bir tahlil yapma gereği duymuştuk geçtiğimiz süreçte:
-“Eğer önümüzde ki seçimleri AK Parti kazanmak istiyorsa, zayıf olduğu kent merkezine yüklenmek, CHP kazanmak istiyorsa da yine zayıf olduğu kırsalda çalışmak durumundadır”
Öyle de olacağını zannediyoruz, yanılıyormuyuz …
Papaz ve Fatura
Seçim ‘Geliyorum’ diyen..
Seçim sonrasında ‘Papaz’a bulanan…
Neredeyse yüzde 50-60 devalüasyona ulaşan krizin…
Papazın sınır dışı edilmesi (!) sonrasında bitmesini bekliyoruz…
Madem her şeyin sorumlusu papazdı…
Papaz gittiğine göre sorunun da bitmesi gerekir…
Yüce Türk Adaleti, bağımsızlığını (!) bir kez daha göstererek…
Ülkenin ekonomisine bela olan papaza gereken cezayı verdi…
Devletimiz de onu hak ettiği gibi Türkiye’den sınır dışı etti (!)
Eee…
Papazın giderken devalüasyonu…
Döviz artışlarını…
Yüksek faizi…
Ve bilumum zamları götürmesi gerekmez miydi?
Ama papaz kaçtı…
Fatura millete kaldı!
Osmanpaşa Caddesi
Altınordu Belediye meclisi tarafından görüşülen ve caddenin Trafiğe kabul edilmesi için çıkartılan karara rağmen hala bir çalışmanın başlatılmamasının altında bazı iş güçlerin Belediyeye caddenin trafiğe kapatılmaması için yüklü bağış yaptığı iddiaları konuşuluyor.
Şimdi bu söylentilere inanmıyoruz diyeceğiz ama hala bir çalışmanın başlatılmaması bize “sinek küçük ama mide bulandırır” sözünü hatırlatıyor.
Şimdi Altınordu Belediye başkanı Celal Tezcan’dan bir açıklama bekliyoruz “sinek küçük mü yoksa bağış büyük mü?”
GÜNE BIR SÖZ
Erdemli insan;
-Eleştiriye açık olan hatta kendisini acımasızca eleştirmekten kaçınmayan
-Ben merkezci düşünmeyen, paylaşmaktan mutluluk duyan,
-Kendini sürekli geliştirmeye ve öğrenmeye açık olan
Sevdiklerinin yanlışını da hoşlanmadıklarının doğrularını da samimî olarak söylemekten çekinmeyen
-Karar verirken vicdanını da verdiği kararlarda paydaş yapan insandır.