Gerisi Fasa Fiso…
Hiç kimse boşuna “gaval” çalmasın…
Gidenin yeri çabuk doluyor…
Eskinin hakaret edenleri, tehdit savuranları “kahverengi burunlu dediklerimiz ” çok tan ön saflarda…
Yani, ortada “Bu kadarı da olmaz” dedirten müthiş bir omurgasızlık var aslında…
“İti ite kırdır, aradan sıyrıl” tezgahında bile bile “tetikçilik” yapanları bekleyen akıbet, hiç de “sır” değil!..
Aktörler değişecek, “kısır döngü” devam edecek!..
O yüzden derim ki, “sinsi” planlarla aklı sıra bize rol biçmeye kalkışanlar, yanıldıklarını anlayacaktır!..
Ne birilerinin kişisel hesaplarıyla başkalarına “düşman” olurum; ne de “tetikçisi”…
“Kül yutmam” havalarında afra-tafra yapıp, mangal boynunda gezenler; herkesi kör, milleti sersem sanıyor galiba…
Mesele; Millet, Devlet, Bayrak ve Ordu olursa, akan sular durur!..
Gerisi, bu yaştan sonra benim için “fasa fiso”…
Bilmem anlatabildim mi?..
Başarılar Diliyorum…
Altınordu Belediyesi Başkan Yardımcılıkları görevlerine atanan yakinen tanıdığım Bahadır Baş, Hamdi Salih Kalyoncu ve Hüseyin Akdeniz isimlerinin bilindik tanıdık isimler olması geçmişleri ile ilgili arkalarında söylenecek söz bırakmadan mütevazi yaşamlarını sürdürmeleri nedeniyle bence yapılan en önemli hamle ve atılan adımdır.
Başkan yardımcılığı görevlerine atanan şehirde karşılığı bulunan bu isimlerin bence Başkan Ulaş Tepe’nin sırtından çok önemli yükleri alacağına inanıyorum.
Ayrıca Başkan Tepe’nin bir başka isabetli ataması da Basın Halkla İlişkiler Müdürlüğü ile Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü görevine eğitimini Doktora yaparak tamamlayan şahsımın hiç tanımadığı ama hakkında olumlu işler duyduğum Onur Yılmaz’ı getirmesi olmuş görünüyor.
Elbette yaşayacağız göreceğiz ama bize şimdilik arkadaşlarımıza başarılar dilemek düşüyor…
Kısacası HERKES!
“Kendine gel! Seni orada bekliyorum.” diyor, Özdemir Asaf.
…
Herkes bir beklenti içinde…
Kimi gör beni, kimi duy beni der, kimi ilgi kimi sevgi kısacası herkes bir şeyler bekler…
Kimi kuşları, kimi aşkı, kimi sonsuz bir deryayı…
Kimi de masmavi bir gökyüzünü bekler…
Öteki, sevmeyi sevilmeyi…
Kimi de;
Seneleri, Düşleri, Parayı pulu, Gücü, Neşeyi, Umutları, Hoşgörüyü, Sağlığı, Huzuru, Merhameti, Mutluluğu bekler.
Ama herkes; Özlemle yoğrulmuş hayatın mükafatını bekler.
ERİK…
Tezgahlarda satılmaya başlanan Eriğin kilosu 125-150 lira arsında işlem görüyor.
Şahin Kuyumculuk kıyısında seyyar satıcılık yapan Veli Polat arkadaşımız “herkes yesin” diyerek 150 gramlık poşetlere koyduğu eriği 20 liradan satmaya başladı.
Akşam saatlerinde tezgaha yaklaşan bir bayan Veli’ye seslenerek “abi ben hamileyim 2-3 tane Erik versene bana” demez mi?
Veli bayanı göz ucuyla süzdükten sonra torbanın içinden aldığı 3-5 tane eriği uzattı ve bayan o erikleri alarak gitti.
Veli’ye bir paket niye vermedin dediğimde Veli’nin bana bir bakışı vardı görülmeye değerdi.
Neyse ben Veli’den o bakışla alacağım cevabı almış oldum.
NEYE ŞAŞIRACAĞIMI ŞAŞIRDIM…
Yaşanan ekonomik kriz ve hayat pahalılığı öylesine bir fırtına estiriyor ki, fiyatların ardına yetişmek imkansız hale geldi…
Hemen her gün neyin fiyatına nasıl şaşıracağımızı resmen şaşırır hale geldik.
Bir bardak çayın 30, fincan Kahvenin 80 lira olduğuna şaşırdığımızın ertesi günü bir çorbanın fiyatının 120 lira olduğuna şaşırıyoruz.
Sonuç olarak.
Her gün bir önceki güne nazaran bir şeyin fiyatına şaşırıp, neye nasıl şaşıracağımıza şaşırıyoruz.
Görünen o ki…
Şaşırmaya da devam edeceğiz…
Tören Değil, AKP’liler Kazandı!
Altınordu Belediyesini AK Parti Adayı Aşkın Tören’in seçimi kaybetmesi ile ilgili laf üretenler öncelikle kendileri aynaya bakmalı.
Kaybedilmenin adresi sadece Tören değil.
Aşkın Tören kendine has duruşu ile bir davasına sahip çıkmış, kazanabilmek için eşini yanına alarak 24 saat çalışmıştır. Kimse onu çıkıp günah keçisi ilan etmesin. Kaybedilmenin adresi Aşkın Tören değil partinin en üst yönetiminden Ordu ayağına kadar başta milletvekilleri olmak üzere herkestir.
Aşkın Tören’in kaybettiği seçimi sandıkta CHP aday Ulaş Tepe kazanmış olsa da asıl kazananlar ekonomideki çöküş, ülke ve millet olarak sahip olduğumuz değerlere karşı yapılan saldırılar etken oldu diyerek alternatif üretmeyip mazeret üreten parti içindeki AKP’liler kazanmıştır.