Ana Sayfa Tokmak 20 Nisan 2020 2319 Görüntüleme

TOKMAK 20 NİSAN 2020

TOKMAK 20 NİSAN 2020

                                     FETÖVİRÜSÜ

 

İnanıyorum ki hayırlısı ve kararlılığımız ile KORONAVİRÜS denilen illetten en az hasarla kurtularak eski günlerimize döneceğiz.

Çok içten ve samimi söylüyorum. “BİZ BİZE YETERİZ”..

Ama ne zaman yeteriz biliyor musunuz 15 Temmuz’dan sonra Türkiye Cumhuriyetinin üzerine karabulut gibi çöken FETÖ illetinden samimi ve hiç kimseyi kayırmadan mücadelemizi sürdürerek kurtulduğumuz an..

Bakın bugün hala FETÖ HAİNLERİNİN en önemli noktalarda ya Müdür ya başkan ya da etkili bir pozisyonda söz sahibi olduğuna tanık oluyoruz.

Mesela, adam FETÖ okullarında derslere girmiş FETÖ sayesinde önemli görevlerde bulunmuş bu yetmezmiş gibi karısı da FETÖ ablası olmasına rağmen bugün önemli bir yardım kuruluşunun tepesine oturmuş neredeyse herkesten daha çok vatansever olmuş!

Buradan çok açık ve net söylüyorum biz birlik beraberlik içinde olduktan sonra bize KORONAVİRÜSÜ vız gelir ama FETÖVİRÜSÜ için asla aynı sözleri söyleyemem…

Çünkü FETÖVİRÜSÜ dünyanın en salgın MİKROBİK hastalığıdır tedavisi ise imha etmektir.

 

                          Sayın Valime..

 

Sayın valim samimiyetimle söylüyorum hem Bay bayan vatandaşlarımız mağdur hem de yüzlerce kalfa olarak çalışarak ev geçindiren İnsanlarımız.

Elbette yakın temas ve sağlığımız çok önemli ama evini sadece bu meslekten geçindiren insanların durumları da önemli..

Bir kalfanın sizinde yakından tanıdığı bir arkadaşımıza yazdığı mesajda istediği 20 lirayı görünce bu yazımı yazmak istedim belki bir formül bulunur diye…

En azından haftada nöbetleşe de olsa birkaç günlü açılsa bu işyerleri belki o insanlara bir nefes olsu diye düşünüyorum takdir sizlerin elbette.

 

 

 

                                    Müzik….

Mahkum, bir yakını tarafından getirilen pastanın içine gizlenmiş testereyi çıkartıp, başlamış demir parmaklıkları kesmeye…
Gürültüyü duyup gelen gardiyan sormuş:
-“Ne yapıyorsun öyle”
Mahkum:
-“Görmüyor musun? Keman çalıyorum.”
Gardiyan:
-“İyi de… Hiç müzik sesi gelmiyor?
Mahkum:
-“Merak etme! Müziğin sesini yarın duyarsın!”

 

 

                          Zengin mi, Fakir miyiz?

Ülkemizin salgın sürecinde üstesinden gelemediği bir maske meselesi var…
Başta, “Para ile Satılacak”, ardından “Ücretsiz PTT ile dağıtılacak” kararlarıyla önemli bir vakit kaybedildi.
En sonunda Eczaneler aracılığıyla ve gelen bakanlık SMS leri yoluyla ücretsiz dağıtılmasına karar verildi.
Ancak bu da hızlı işlemedi.
Zira…
Hala eczanelerden ücretsiz maskelerini alabilenlerin sayısı bir hayli az.
Ve bu durum, büyük eleştirilere neden oluyor.
Öte yandan…
Türkiye’nin salgın nedeniyle 40’a yakın ülkeye, içinde maskenin de olduğu yardımları var…
İşte bu durum da kafalarda ister istemez  “zengin ülke isek niçin maskemiz yok, fakir ülkeysek, neden zengin ülkelere yarım yapıyoruz?” sorusunu akla getiriyor…

 

 

DOĞRU GÖREBİLMEK!

Can alıcı musibet bile, doğru karar ile doğru ilacın, doğru zamanda alınmasıyla az veya çok zamanda def edilebilir. Ama, öncelik bunları yaptıracak ve yapacak olanların gözleri ile gerçeği görüp ona göre hareket etmeyi bilmeleridir. Kıssadan hisse: Adamın biri doktora gidip; “Midem ağrıyor” demiş. Doktor sormuş; “Bugün ne yediniz?” Cevap vermiş hasta; “Yanık ekmek.” Doktor göz merhemini alıp adamın gözüne sürmeye kalkınca, hasta hayretle sormuş; “Aman doktor, mide ağrısının gözle ne ilgisi var Allah aşkına?” Cevap vermiş Doktor: “Olmaz olur mu? Gözün sağlam olsa yanık ekmek yer miydin?”

 

 

                                       KISSADAN…

Adamın biri, İmam Ebü Yusuf’a öğrenmek istediği bir şeyi sorar. O da:

-“Bilmiyorum” der.

Adam:

-“Mademki bilmiyorsun, öyleyse ne diye devlet hazinesinden boşuna aylık alıyorsun” deyince, İmam Yusuf şu cevabı verir:

-“Ben bildiklerim için para alıyorum. Bilmediklerim için alsaydım, hazinede para kalmazdı.”

O ki “gerçek medeniyetin iki ölçüsü vardır. Biri okumak, diğeri dinlemek” iddiasında bulunduğumuza göre, “Son 10 günde hangi kitapları okudun?” sorusuna da cevap vermemiz gerek

Aleksander PUŞKİN’inden; ERZURUM YOLCULUĞU.

L.N. TOLSTOY’dan; İNSAN NEYLE YAŞAR?

SAİT FAİK ABASIYANIK’tan; “ŞAHMERDAN.”

HALİL CİBRAN’dan; KIRIK KANATLAR.

ZÜLFÜ LİVANELİ’den; “HUZURSUZLUK.”

 

İlginizi çekebilir

TOKMAK

TOKMAK

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri