O KAPI
“Valiliğimizin kapısı Ordulu bütün vatandaşlarımıza açıktır,Vatandaşlarımız istedikleri zaman bizlere ulaşabilir hatta çayımızı içmeye dahi gelebirler.” Bu sözler kısa sürede Ordu’nun geleceğine ışık tutan projeleri hayata geçirmek için çok önemli adımlar atarak Orduluların gönüllerinde yer edinen valimiz Tuncay Sonel’e ait…
Ordu’da göreve başladığı günden beri ortaya koyduğu farklılık ile zengin fakiri ayırımı yapmadan herkesi kucaklayan devletin Ordu’daki en önemli temsilcisi valimize ulaşmak onunla yanyana gelmek artık bir telefon kadar yakın…
İşte onun için diyorum ki yıllardan beri birilerinin ulaşamadığı “O Kapı” artık ayırım yapılmadan herkese açık…
AK DEĞİŞİM YOK…
AK Parti Ordu Milletvekili olan bir isim ile konuştum kongrelerin setbest borakılmasından sonra kongreye hazırlanan AK Parti Ordu İl Başkanlığı’nda değişim olmayacağı sinyalini verdi. İsmi bende olanbir Milletvekili “Mevcut Başkan Halit Tomakin arkadaşımız başarılı bir döneme imza atıyor yaptığı üye sayısında Türkiye’de ilk 10’un içine girme başarısı gösterdi yönetim kurulu seçimi zaten bu dönemd efarklı olacak onun için değişim talebimiz yok. Neticede bu konuya ilişkin genel merkez bir çalışma da yürüttü, bizden fikirlerimizi, düşüncemizi aldı. Bizden siyasi kaynaklı Halit Tomakin’in değişimiyle ilgili bir talep yok. Ama nihayetinde bu kararı Sayın Cumhurbaşkanımız verecektir. Biz Halit Tomakin’den memnunuz” dedi.
Sözde İnsan!
Hiç uzatmaya, evelemeye gevelemeye gerek yok!
Sadece “söz söyleme” değil, “hareket” üslubu bile Türk Tipi Siyasette ahlaki kuralların dışına çıkmış, “sözde insan” tarzına bürünmüştür.
Ne kadar hazin, ne derece üzüntü vericidir ki, iktidar-muhalefet demeden ahaliyi yönetme adına “Lordlar Kamarası”nda görev yapanlar ile buralara talip olanların söylem ve eylem biçimleri, halk denilen “Avamlar”a da sirayet etmiş, bir başka deyişle tepedekiler ile tavandakilerin de birbirinden farkı kalmamıştır.
Hatta avamdakiler (aşağıdakiler), lordlardan (yukarıdakiler) daha beter bir hale gelerek, insani ve ahlaki söylemlerde kırmadık fincan bırakmamaktadırlar.
Ortalıkta böylesine “sözde insan üslubu” kullananlar cirit atınca da, gel de ecdadımızın; “Hoca yellenen de cemaat boca eder” darbımeselini hatırlama bakayım!
Yeri gelmişken, Türk Siyaseti’ndeki söylemlerin son yarım asırlık kısmına bir fiil şahitlik etmiş, bundan öncesinin ise “söz uçar yazı kalır” misali kayıtlarına göz atmış birisi olarak, son yıllardaki kadar nâmüsait ve insani pencereden bakıldığında böylesine çirkin bir lisanın hiçbir zaman kullanılmadığını da açık açık belirtmez isek, geçmişteki siyaset erbabına haksızlık yapmış oluruz!
Ezcümle; Allah’ın ”insan” olarak yaratıp, “kul” diye sayıp, “akıl” ile donatıp, “ağzından çıkanı kulağı duysun” veya “kırk düşünüp bir konuşsun, çünkü kem sözün cezasını ödeyecek” hesabına kullansın diye “irade” verdiklerine Nisa Suresi 53’üncü Ayet ile yaptığı bir uyarıyı, “anlayana sivrisinek saz” diye hatırlatarak tamamlayalım:
“Kullarıma, sözün en güzel olanını söylemelerini söyle. Çünkü şeytan aralarını açıp bozmaktadır. Şüphesiz şeytan insanın açıkça bir düşmanıdır.”
Enginyurt,Yeşil Alanı Sordu.
Demokrat Parti Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, “Bizim Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Hilmi Güler Belde Evleri yıktım diye övünüyor. Ancak kendisi şimdiki eski garajın oraya 2 emsal veriyor 20 katın üzerine kat çıkmaya karar veriyor. Hani yeşil alan olacaktı orası? Oranın mimarı da diyor ki yeşil alanı binaların üstüne yapacağız. Aklımızla oynuyorlar yani balkona saksı çiçek koyacaklar evin çatısına yeşil çimen yapacaklar. Burası yeşil alan olacak dediniz. Otogarı yıktınız buraya çivi çakarsanız Ordu’ya zulüm edersiniz yanlış yaparsınız demeyelim mi? Eğer oraya gökdelen yapılırsa buraya ilk ben karşı çıkacağım” ifadelerini kullandı.
Demiryolu Güzergahı
AK Parti Giresun Milletvekili Cemal Öztürk, demiryolunun Ordu ve Giresun’dan geçmesi için takipte olduklarını belirtti. Öztürk, “Günümüzde tünel teknolojileri o kadar gelişti ki alternatif yollar ortaya çıktı. Önce Torul’a getirilmesi, oradan Trabzon’a mı yoksa Tirebolu üzerinden mi gidelim alternatifleri var. Bunların üzerinde çalışıyor. Her şehrin kendine göre hayal ettiği bir projesi var. Giresun olarak bizim de üzerinde durduğumuz Tirebolu-Torul-Erzincan demiryolu hattı var. Ama yeni bir alternatif ortaya çıktı. Sahilden Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Hopa ve buradan Batum’a giden bir proje şu an daha ekonomik görünüyor. Giresun Milletvekilleri olarak alternatifler içerisinden mutlaka tren yolunun Ordu-Giresun’dan geçmesini düşünüyoruz” dedi.
SADAKAT DEĞİL, LİYAKÂT
Her iş için, hele hele kamu denilen ahalinin tümü adına görev üstlendirileceklerde, öncelik sadakate değil, liyakate verilmelidir.
Çünkü liyakatli olmayanın sadakati her an patlayacak bir tekerlek gibidir. Aracı layık olduğu yere taşımaz.
Uçuruma getirir.
Onun içindir ki, gerçek Halife Hz. Ömer, kamu adına görev üstlendirilmiş bir örgüt olan devletin dininin adalet olduğunu söylemiştir.
Çünkü liyakat adaletin çok değil, en önemli bir parçasıdır.
EKTİĞİNİ BİÇMEK!
Ne güzel söylemiş Atalarımız!
Tarla senin ise,”ne ekersen onu biçersin”
Ekilmeyen tarladan hasat beklemek boşa kürek sallamaktır.
Şimdi diyeceksiniz ki bu yazı durup dururken mi yazıldı yoksa gideceği bir adresimi var…
Elbette durup duruken yazılmadı adresi ise bir değil birkaç tane…
Önce birini ele alalım..
Bu kişi “Yılan”..
Her tarafı her tarafa ayrı oynar…
Arkadan konuşur yüze güler ama sinsice sokmaya devam eder.
Çünkü bu adamda kompleks vardır. Hiç kimsenin ondan daha yukarıda olmasını istemez. Çalar çırpar iftir atar sonra bir şey yapmamış gibi kola girer dolaşır.
Kısacası el parası ile yiğitlik yapar.
Ama çok kızdığım için yakın zamanda onun Koronavirüs nedeniyle yüzünü kapadığı maskeyi değil onun altındaki maskeyi çıkartıcam ne moktan adam olduğunu sizde anlayacaksınız.
Çünkü o ekmediği tarladan hasat almaya alışmış ama bundan sonra yok…
