Ana Sayfa Tokmak 13 Mayıs 2024 489 Görüntüleme

TOKMAK (13.05.2024)

Koltuk Meraklıları!

Bazı insanlar, halka hizmet etmenin sadece makam sahibi olmakla mümkün olacağını düşünüyor.

Hatta…

Bazı insanlar, hizmetin ancak kendileri o makama geldiğinde olacağını zannediyor.

Böyle düşündüğü için de siyaseti makam sahibi olmak ya da geldiği makamı korumak için yapıyor.

Dahası…

Aynı insanlar koltuğu bir tek kendilerinin hak ettiğini düşünüyor

Egoları adeta tavan yapmış durumda.

Her şeyin kendileri ile başlayıp, kendileriyle son bulacağı gibi sığ bir düşüncenin esiri olmuşlar neredeyse.

İşte bu yüzden günümüzde tartışmalar hep isimler üzerinden yapılıyor.

Yıllardır üzerinde durulan isimlerin hep aynı isimler olması da belki de bu yüzden…

 

 

 

Öğretmen Okulda Değil, Sokakta!

“Öğretmen ihmal edildiğinde o ülke intihar ediyor demektir.” diyor, Albert Einstein.

Gün geçmiyor ki ülkede yeni bir olay olmasın.

İstanbul’da görev yaptığı özel okulda, bir öğrenci tarafında bir kaç gün önce öldürülen emekli öğretmen İbrahim Oktugan’ın vefat etmesi, ülke genelinde büyük tepkilere yol açtı.

Türkiye’nin 81 İl’inde olduğu gibi Ordu’da da binlerce öğretmen sokağa döküldü.

Okullarda; Öğretmene şiddet, Öğretmene mobbing, Öğretmene taciz,

Öğretmeni itibarsızlaştırma vakalarıyla ilgili ciddi önlemlerin ve yasal düzenlemelerin hayata geçirilmemesi nedeniyle, öğretmenlerin ve öğrencilerin can güvenliklerinin olmadığı tekrar tekrar dile getirildi.

Yıllardır devam eden bu sorunların, bugün itibariyle olumlu bir adım atılarak çözüm için tedbirler alınmasını umuyor ve bekliyoruz.

Çünkü öğretmenlere verdiğimiz değer çocuklarımızın geleceğine yönelik verdiğimiz kıymettir.

Aksi takdirde, ülkeyi geleceğe hazırlayan ve yarına ışık tutan öğretmenlerine uygun koşulları sağlamayan ülkeler, bugünkü nesli intihara, gelecek nesilleri de yok olmaya itmiş olacaktır.

Bugün, bu kötü gidişata dur demek için öğretmenler sokağa indi ve güvenli bir gelecek için hem talep hem de bazı uyarılarda bulunarak çok önemli bir yaraya parmak bastılar.

Çünkü Okullarında öğrencilerinin yanında olması gereken Öğretmenler bugün sokaklarda haklarını arıyorsa demek ki düzeltilmesi gereken birçok yanlışa karşı haklı olarak tepkilerini dile getirmek zorunda bırakılmışlardır.

 

 

 

Başımıza BELA Olacaklar!

2022 yılı resmi rakamlara göre Türkiye’de 5 milyon 506 bin mülteci var…

Buna ek olarak 400 bin dolayında diğer ülkelere mensup kayıtlı mülteci…

Ve 1 milyonun üzerinde kayıtsız mülteci olduğu tahmin ediliyor…

Özetle Türkiye’de nüfusun yüzde 8’ini mülteciler oluşturuyor…

Yani yarın bir parti kursalar Gazi Meclisimize girmeye kalkışqacaklar.

Suç işleyen mülteci sayısı ise her geçen gün artıyor…

2021 yılında suça karışan Suriyeli sayısı 50 bin 231…

Cezaevlerinde ise 70 bine yakın mülteci bulunuyor…

Son olarak İstanbul’da bir lisede okul müdürü İbrahim Oktugan…

Irak asıllı 17 yaşında bir p.ç tarafından öldürülüyor…

Bu yavşak cinayeti işledikten sonra da…

Sosyal medya hesabında, ‘Kafasına sıktım’ videosu paylaşıyor…

İşlediği cinayetten gurur duyuyor…

Bu mülteciler Türkiye’nin başına bela olmaya başladılar…

Bunlar bir şekilde gönderilmeliler…

Ya da ittir olup gitmeliler…

 

 

 

 

BULU BULU!

Bugünkü hikayemizi OSB kıyılarında dolaşan Kara kedilerin renklerini değiştiren değerli dostlara ithaf ediyorum. Kadın yeni evlenmiş, balayına gitmiş, dağda kayak yaparlarken, çığ düşmüş, kocası ölmüş.

Kendisi kurtulup, yollara düşmüş. Dağın tepesinde bir kulübe görmüş. Kapıyı çalmış. Yaşlı bir kadın çıkmış. Genç gelin başından geçenleri anlatmış…

Yaşlı kadın ‘Kızım ben sana yardım ederim. Ancak benim saf bir oğlum var.  Fakat zararsızdır’ demiş. Kadın kabul etmiş. Akşam olmuş, yemekler yenmiş. Ancak o saf oğlan hiç gözükmemiş…

Kadın odasına çekilmiş, aradan yarım saat geçmiş. Kadın tam uyuyacakken kapı çalınmış…

Kapıyı açmış, bakmış iri yarı genç bir adam. Kadın irkilip, çekinirken adam gözlerini kadının gözlerine dikerek ‘Size parmak ve dudaklarımla hareket yapabilir miyim? Diye sormuş…

Kadın şaşırmış, ‘Hayır’ diyerek kapıyı kapatmış…

Ama adam her 5 dakika da bir kapıya dayanmış, ‘Size parmak ve dudaklarımla bir hareket yapabilir miyim’ sözünü tekrarlamış..

Kadın sonunda bıkmış. Kapıyı açmış. ‘Tamam gel yap’ demiş…

İri yarı adam, sağ elinin işaret ve orta parmağını kendi dudaklarına götürmüş. Sonra parmaklarını dudaklarına vurarak ‘Bulu bulu’ demiş, gitmiş…

 

 

 

Trafik Haftası…

Sahi Merak ediyorum.

Toplu taşıma duraklarına araç parkı yapılır mıydı?..

Mesela alışkanlık haline getirdiğimiz, Cep telefonunun kullanılmaması, emniyet kemeri takılması konusu ve ışık ihlalleri zaman içinde en asgariye indi…

“Öncelik yayaya” uygulamasında da epeyce yol aldık…

Cezaların da etkisi oldu, elbette…

Ancak, geçmişten bu yana gelen alışkanlıkların izini henüz silemedik…

Mesela, yol ortasına aracını çeken sürücünün kendisini uyaranlara “Ne var patladın mı, bekle” diyerek tepki göstermesi ya da dükkanının girişinin engellenmesini önlemek isteyen esnafın, yola çöp kovası ya da sattığı malzemeleri koyması gibi…

Dolmuş şoförlerinin duraklar yerine yolcuyu istediği yerde indirmesi de ayrı bir dert!..

Trafik konusunun; çarpık kentleşmenin sonucu olarak ortaya çıkan sorunların yanında, sürücü ve yayaların davranış biçimleriyle birlikte ele alınması da gerekiyor…

Trafik sorunu; yerel seçimlerin ana başlıklardan biriydi…

Devletin yapması gerekenler var!..

Bu başka…

Ancak, çözümün bir parçası olan sürücü ve yayaların da sorumluluk içinde saygıyı öne çıkarmak gibi bir görevi bulunuyor…

Bütün bunlar olmasaydı…

Yoksa Trafik Haftası olur muydu?

 

 

 

Kiracılara Ev Sahibi Oyunları

Ev sahipleri ve kiracılar arasındaki anlaşmazlıklar devam ederken, ev sahiplerinin mevcut kiracılarını çıkarmak için başvurduğu yollardan biri daha ortaya çıktı. Ev sahipleri sahte alıcılarla kiracıları evden çıkarmaya çalışıyor. Savcılıklara yapılan şikayetler üzerine gündeme gelen “sahte alıcı” meselesi yargıyı da harekete geçirdi. Kiracılar bunu belgelerse ev sahipleri kaş yaparken göz çıkartmış oluyor, cezasını da hapisle çekebiliyor.

Hükümetin çıkardığı yeni bir yasayla hiç kimse konutunu izinsiz olarak turiste kiralayamayacak. Turiste kiralanacak olan konut için apartman sakinlerinin tamamının onayı alınacak. Onay alınmadan izin belgesi alınamayacak. İzinsiz konut için ise 100 bin TL ceza var. Aynı kişi izinsiz konut kiralamaya devam ederse bu kez ceza 500 bin liraya çıkacak. Ayrıca vatandaştan konutunu turist için kiralayan firma ya da üçüncü şahıs, o konutu bir başkasına kiralayamayacak.

 

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri