Nihayet, 31 Mart seçimleri geldi çattı arada bir yarın kaldı.

Ordu’da siyasileri ve seçmenleri takdir etmek gerek zira, her zaman olduğu gibi seviyeli yaşanan bir seçim sürecinin son günlerine geldik.

Sadece  ne hikmetse bu seçim sürecinde de adayların yol haritasında hiçbir değişim göremedim. Hep söylerim adaylar vaat etmekten seçmen ise bunları dinlemekten bıkmadı.
Yine ellerindeki projelerle “Yapacağız-edeceğiz” diye yemin billah ediliyor, “Yapmazsak namerdiz” diye 9 takla atılıyor birbiri ardına…
Verdikleri vaatlerin gerçekleşmesiyle  herkese parmak ısırtacağı, “Yaparsak biz yaparız” diye afişlerle donatılıyor şehrin dört bir yanı.
Verdikleri müjde ve vaatleri alt alta sıraladığında zannedersiniz ki, Ordu Paris’e parmak ısırtacak, sanırsınız ki Norveç’te yaşayanlar kavimler göçü misali akın akın Ordu’ya gelip yerleşecek.

Tabi seçim öncesi verilen bu sözlerin seçmen nazarında hiçbir anlamı yok

 Herkes, her söylenenin seçim gününe kadar olduğunu ve seçimden sonra verilen bu sözlerin unutulacağını çok iyi biliyor

Buna rağmen…

Ne adaylar tutamayacakları vaatleri vermekten vazgeçebiliyor ne de seçmen bu asılsız vaatleri dinlemekten…

Ama her şeye rağmen mutlaka sandığa gidelim oyumuzu vicdanımızın kabullendiği adaylara verelim…