Ana Sayfa Ordu Haber 22 Ekim 2019 574 Görüntüleme

‘ORDU KİVİSİ’ MARKA OLDU

Ordu’da 1993 yılında hobi amacıyla 5 fidan ile başlayan, 26 yılda 3 bin dekarlık üretim alanına, 2 bin çiftçiye, 7 bin tonluk rekolte ile yılda yaklaşık 25 milyon liralık ekonomik güce ulaşan kivi üretimi markalaştı.

Ordu’da 1993 yılında hobi amacıyla 5 fidan ile başlayan, 26 yılda 3 bin dekarlık üretim alanına, 2 bin çiftçiye, 7 bin tonluk rekolte ile yılda yaklaşık 25 milyon liralık ekonomik güce ulaşan kivi üretimi markalaştı.

Ordu’da fındıktan sonra ikinci büyük gelir kaynağı haline gelen kivi, Türkiye Patent Enstitüsü (TPE) tarafından tescillendi. TPE, Ordu kivisini, diğer bölgelerde üretilen kivilerden farklı kendine has aroması, kalitesi ve depoda uzun süre muhafaza özelliğini dikkate alarak ‘Ordu kivisi’ adıyla tescilledi. TPE’nin coğrafi işaret olarak tescillemesi ve patent almasının ardından Ordu kivisi adeta dalında satıldı. Bu tablo üzerine Ordu Tarım ve Orman Müdürlüğü, DOKAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı tarafından finanse edilen ‘Ordu İli Kırsal Gelir Kaynaklarının Çeşitlendirilmesi Projesi’ni devreye alarak 100 dekar alanda yeni ve modern kivi bahçeleri kurulması çalışmalarına başladı.

‘Ordu kivisi’ marka oldu

Ordu Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, giderek bir marka haline gelen Ordu kivisinin coğrafi işaret alması noktasında yoğun çalışmalar yaptıklarını ve bunu da başardıklarını söyledi. Yılmaz, “Ocak ayı içerisinde Ordu Valiliğimiz himayesinde Türk Patent ve Marka Kurumuna coğrafi işaret tescili başvurusunda bulunduk. Yaptığımız başvuru neticesinde kendine has aroması ve depoya dayanıklılığıyla tüketicinin gözdesi olan ‘Ordu kivisi’ Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından eylül ayı itibariyle resmen tescillendi. Bundan öncede tüketiciler tarafından tercih edilen ‘Ordu kivisi’ şimdi marka haline geldi. Bunun neticesinde henüz kivi hasadı gerçekleşmemişken tüm üreticilerimiz İlimize dışarıdan gelen tüccarlarla bağlantı kurarak kivilerini dalında satmış durumdadır. Yaptığımız çalışmaların sonuç vermiş olması bizi oldukça mutlu etti. Ben uyguladığımız yeni projemizin ve ‘Ordu Kivisi’nin markalaşmasının ilimiz tarımına hayırlı olmasını diliyor, başta Sayın Valimiz olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Yılmaz, Ordu Üniversitesi ile birlikte yaptıkları çalışmalar neticesinde Ordu kivisinin depoda uzun süre muhafaza edilebildiğini bilimsel olarak ortaya konulduğuna dikkat çekti.

Yeni bahçeler geliyor

Ordu’nun kivi üretiminde Türkiye’de 2. sırada bulunduğunu ve yaklaşık 2 bin üretici tarafından gerçekleştirilen kivi yetiştiriciliğinin fındığın yanında ek gelir getirici ürünler arasında önemli yer tuttuğuna dikkat çeken Yılmaz, kivi yetiştiriciliğini geliştirerek üreticilerin daha çok kazanmasını sağlamak ve modern kivi yetiştiriciliğini yaygınlaştırmak amacıyla DOKAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı iş birliğinde ‘Ordu İli Kırsal Gelir Kaynaklarının Çeşitlendirilmesi Projesi’ni hayata geçirdiklerini belirtti.

Bu proje ile birlikte 100 dekar alanda modern ve örnek yeni kivi bahçeleri kuracaklarını belirten Yılmaz, projeden yararlanacak üreticilerin seçiminin özenle yapıldığını ve bu konuda çok hassas davranıldığını özellikle vurguladı.

Yılmaz, şöyle konuştu: “Tarım sektörünün en önemli paydaşı üreticilerimizdir. Uygulayacağımız projelerimizde uygun üreticilerin belirlenmesi projelerin başarısını artıracak ve aynı zamanda kaynakların etkin kullanılmasını sağlayacaktır. Şimdi uyguladığımız projemizde de bu konuda büyük bir hassasiyet ve titizlik içerisinde çalışmalar gerçekleştirdik. Bu kapsamda öncelikle projemize başvuruların başladığını geçtiğimiz ay İl Müdürlüğümüzün web sayfasında ilan ettik. Bunun sonucunda 89 üreticimiz projeden yararlanmak amacıyla İl-İlçe Müdürlüklerimize başvurularını yapmıştır. Başvuru yapan tüm üreticilerimizin öncelikle arazilerinde İl Müdürlüğümüzde görevli uzman ekiplerimiz tarafından ayrıntılı şekilde incelemeler yapılarak en uygun araziler seçildi. Daha sonra bunların arasından kadın ve genç çitçilerimize öncelik verildi. Kurulan komisyon tarafından belirlenen kriterler göz önünde bulundurularak gerekli değerlendirmeler yapıldı ve başvuru yapan tüm üreticilerimizin arasından 55 asil ve 13 yedek olacak şekilde uygun kişiler belirlendi.”

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri