Birtakım zavallıların Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e olan düşmanlıkları, silah arkadaşları başta olmak üzere, binlerce vatanseverle birlikte emperyalistlere unutamadığı dersi vermesi yüzündendir… Hangi zengin düşman, yokluklar içinde onurla kendisini mağlup edeni unutabilmiştir?.. Bu da öyle bir şeydir!.. Beğenirsiniz beğenmezsiniz, onu bilemem ama Bağımsız Türkiye Partisi’nin rahmetli genel başkanı Haydar Baş’ın şu ifadeleri, çok şeyi izah ediyordu aslında: “Mustafa Kemal, ülkemizi kurtarmak yeni ufuklara açılması için Ehli Beyt soyunun doğan bir güneşidir. Bize düşen görev, bu güneşi gerçek manada Türk milletine anlatmak için Anadolu’da basılmadık toprak bırakmadan halkımıza tek tek anlatmaktır. Atatürk’ü istemeyen Yunan ve İngiliz ajanları, bu iftiraları atan kişilerdir.” Haydar Baş, bu sözleri söylediğinde dini bir tarikatın “icmal kolu”nun da lideriydi… O Atatürk düşmanlarını büyütüp geliştirenler, sadece geçmişte yaşananları unutmayanlar mıydı?.. Ya “Atatürkçüyüm” diyerek, onun yaptıklarını anlatmak yerine neredeyse her sokak başına heykelini dikerek, büyük önderi vatandaşın gönlünden düşürmek isteyenler kimlerdi?.. Elbette, Amerikalıların “bizim çocuklar” dedikleriydi… “Ne mutlu Türküm diyene” ifadesiyle bu toprakları vatan belleyen her bireyi kasteden, “tasada ve kıvançta” bu milletin birliğini ayakta tutan Gazi Mustafa Kemal’i sevmeyenlerin hedefinde, “en büyük eserim” dediği Türkiye Cumhuriyeti vardır!..

Çünkü, Türkiye Cumhuriyeti’nin yok edilmesi, ülkeyi bölmek ve eyaletlere ayırmak isteyenlerin işine gelmektedir… Bu millet, onlara geçit vermeyecektir… Onun kazandırdıklarını minnetle hatırlayan ve asla unutmayan bu vefalı milletin evlatları, çoğunluktadır… Demokrat Parti’nin kurucu genel başkanı, 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar’a sözü bırakırsak; bazıları meseleyi dahi iyi kavrar, diye düşünüyorum: “Seni halife yapmak padişah yapmak isteyenler oldu, iltifat etmedin. Milli irade yolunu seçtin, hayatını ve şahsiyetini milletinin hizmetine vakfettin. Türkün gıpta ettiği, taziz ettiği, övdüğü ve övündüğü vasıflara maliktin, bütün bu meziyetlerinle Türkün ta kendisiydin. Şimdi seni, kurtardığın vatanın her köşesinden gönderilen mukaddes topraklara veriyoruz. Bil ki, hakiki yerin, daima inandığın ve bağlandığın Türk milletinin minnet dolu sinesidir. Nur içinde yat…” Bayar, Atatürk’ün Anıtkabir’e naklediğinde kaydediyor bu sözleri… Seni hiç unutmadık Atam!.. Nur içinde yat!.