2023 yılında yapılacak seçimlerin Türkiye’nin geleceği anlamındaki önemini bilenlerdeniz.

Yıllardan beri yazar çizeriz ama ne yazdıklarımız ne çizdiklerimiz dikkate alınmaz..

Şimdi 2023 seçimleri için bakıyorum partilerden aday olmayı düşünen insanlar yavaş yavaş sahaya çıkmaya başladılar.

Fakat aday adayların kadar seçmenlerinde beklediği partilerin  ön seçim yoklamaları mı yapacak yoksa tepeden koydukları adayları önümüze seçin diye mi koyacaklar..

Bakın geçtiğimiz gün çay ocağı sohbetimizde öne çıkan ana başlıklara…

***

Belediye başkan adayını genel başkan belirlerse, o belediye başkanı parti örgütünü iplemez.
***
-Milletvekilini belediye başkanı belirlerse, o Milletvekili partiyi ve örgütünü takmaz.
***
-İl başkanını belediye başkanı belirlerse, o il başkanı partiyi de, örgütünü de partinin başkanını da umursamaz.
***
-Parti yöneticilerini milletvekili ya da belediye başkanı belirlerse, o yöneticiler il başkanını hayatta dinlemez.
***
-Meclis üyelerini belediye başkanı belirlerse, o meclis üyeleri partiye adımını dahi atmaz.
Çünkü…
Partide bir yerlere gelenler, önce kendisini o makama getirenlere tabi olur.

Gerisi onu kesinlikle ırgalamaz.
***
O halde…
-Genel başkanın belirlediği belediye başkanına…
***
-Belediye başkanının belirlediği milletvekiline…
***
-Belediye başkanı ve milletvekilinin belirlediği il başkanına…
***
-İl başkanının belirlediği yöneticiye…
***
-Belediye başkanının belirlediği meclis üyesine de, kusura bakmayın ama: hiçbir partili çıkıp “benim başkanım, benim vekilim, benim yöneticim” diye sahip çıkmaz…

Onun için aday olacak isimleri partililerin seçmesi daha mantıklı hale geliyor.

Ben öyle düşünüyorum..