DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
MEGA YALAN!
Seçimler yaklaştıkça bu tür göndermeli yazıları çok okursunuz..
Allah’ım uzun ömürler versin, Ticaret Lisesinden sevdiğim bir Öğretmenim göndermiş okudum zamanlama müthiş diye paylaşmak istedim buyurun okuyun sanırın size de iyi gelecek…
***
Çocuklar sokakta, ellerinde bir top, bağıra çağıra konuşuyor, tartışıyorlarmış.
Yoldan geçen bir siyasetçi sormuş;
-“Ne var? Ne oluyor?, Neden birbirinize avazınızın çıktığı kadar bağırıyorsunuz?”
Çocuklardan biri öne atılmış;
-“Amca bir top bulduk. Aramızda bir iddiaya girdik. Kim en büyük yalanı söylerse, bulduğumuz top onun olacak.”
***
Politikacı kızmış çocuklara…
-“Hiç utanmıyor musunuz siz? Ben sizin yaşınızdayken yalan nedir bilmezdim. Hala da bilmem. Yalan kötüdür. Hele bu yaşta yalan ile ilgili iddiaya girmeniz çok fena. Derhal bırakın bu oyunu”
***
Çocuklar bir süre düşünmüşler.
Sonra önlerindeki topa bakmışlar.
Aralarından biri topu almış ve siyasetçiye uzatmış,
-“Tamam amca! Sen kazandın. Top senindir!”
***
Siyaset yalan dolu ve çoğu siyasetçinin ağzından yalan hiç eksik olmuyor…
Bunun örneklerine hemen her gün, hem de defalarca şahit oluyoruz.
Üstelik söylenilen yalanlar; yapılmayan bir işin yapılmış gibi gösterilmesi, ya da yapılan bir işin yapılmadığına yönelik masum sayılabilecek yalanlar da değil…
***
İçinde resmen ciddi iddia ve iftiraların yer aldığı korkunç yalanlar söylenebiliyor…
Bu işin bu hale gelmesinde elbette “Nasıl olsa ne söylersek söyleyelim, anlattıklarımıza ve söylediklerimize inanan bir kitle var” düşüncesinin etkili olduğu şüphe götürmez bir gerçek.
***
Sonuç olarak…
Siyasetin de siyasetçinin de yalandan biran önce kurtulması lazım.
Yalandan belki kimse ölmüyor ama aynı yalandan siyaset kurumunun öldüğünü söylemek yanlış olmasa gerek.
Zira…
Güvenin kalmadığı bir kurumu, gün gelir en inandırıcı yalan bile ayakta tutmaya yetmez!