Aşağıdaki değerlendirmeler,  Cumartesi günü çay ocağı sohbetimize katılan siyaseti dışarıdan takip eden ancak bir süre önce siyasetin bizzat içinde yer almaya karar veren sevdiğimiz bir dostumuza ait gözlemlerden oluşuyor…
Daha doğrusu dostumuzun, siyasetin içine girdiğinde nelerle karşılaştığının bir özetinden…

Şu cümlelerle anlatmış siyasetin içine bizzat girdiğinde karşılaştığı ve anlam veremediği olayları;
“Az buçuk siyasi yönümüz var ve siyaseti takip etmeye çalışıyorum.
Ancak olanları görünce midem bulanıyor. İnanın zaman ve mekâna bağlı olarak kimin kimle olduğunu anlamak mümkün değil. Bugün çok güvendiğiniz insanlar yarın kişisel menfaat için sizi satıyor. Çok kaygan kaypak bir zeminde yürüyorsunuz. Dürüst temiz insan için bu siyaset çok zor. O hani demokrasi insan hakları adalet hukuk için mangalda kül bırakmayanlar var ya inanmayın hepsi hikaye. Biz insanlık olarak bitmişiz. Yitirdiğimiz Ahlakı saygıyı değerlerimizi kazanmadığımız sürece sonuç kötü. Onun bunun şunun yönetimde olması fark etmez
Adamın hayatını kurtarıyor en büyük iyiliği yapıyorsun ertesi gün adam seni satıyor. Büyüğe bilgiye tecrübe ye emeğe saygı yok.

Varsa yoksa kişisel menfaat.”

Bu değerlendirme sonrası insanların neden siyasetten uzak durmak istediğini anlamış olursunuz.

Ama sakın yanlış anlamayın hangi insanların biliyormusunuz siyasete menfaatleri için balıklama atlayan omurga eksikliği yaşayanlardan bahsetmiyorum namuslu insanlardan bahsediyorum sizlere…

Tabi ki kaldı ise…

Büyüklerimiz boşuna dememiş, Allah’ım sen bizi karakteri menfaatlerinin önüne geçen insanlardan koru diye…