Ana Sayfa Ordu Haber 6 Mayıs 2019 521 Görüntüleme

İLBER ORTAYLI UCUBE EVLERİ MAKALE YAPTI “KARADENİZ’DE İLAHİ KOMEDYA ve HAYASIZ İSTİLA”

Bizim Ordu basınında eli kalem tutan bir kesimi bu utanç abidesi olan inşaatın adeta avukatı olmuşlar ve her gün inşaatın ilerlediğine dair müjdeler veriyorlar, reklamlar yapıyorlar... Prof. Dr. İlber Ortaylı hocamız da oturmuş bu yaşında

Bizim Ordu basınında eli kalem tutan bir kesimi bu utanç abidesi olan inşaatın adeta avukatı olmuşlar ve her gün inşaatın ilerlediğine dair müjdeler veriyorlar, reklamlar yapıyorlar… Prof. Dr. İlber Ortaylı hocamız da oturmuş bu yaşında Hürriyet Gazetesindeki köşesinde Ordu Kiraz limanında imar faciası olarak yükselen üç dev blok için çok duyarlı ve güzel bir makale kaleme almış.
Prof. Dr. İlber Ortaylı hoca “Karadeniz’de İlahi Komedya” adlı yazısını aşağıya aynen paylaşıyorum. İnşallah ülkeyi ve Ordu’yu yönetenlerde bu duyarlı yazıdan etkilenip ellerindeki kanuni yetkileri harekete geçirmeyi ve üstadın dediği “Hayasız İstila” yı durdurmaya karar verirler. İşte o yazı:
“… 30 sene evvel dahi söyleseler “Akla gelmeyecek bir çılgınlık” derdim. Hele ilk gördüğüm Karadeniz kıyılarının yani 1966 yılı temmuzunun o unutulmaz pitoresk çarpıcılığında düşünülmeyecek bir kâbus olabilirdi. Dışişleri Bakanlığı bir Danimarkalı gazeteciyle profesör eşini davet etmiş. Arabalarıyla geldiler. O zamanki bakanlığın böyle geziler için mihmandar tutma imkânı yoktu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden rica etmişler. Dekanlık bana sordu. Gezi hattını Çorum’a kadar biliyordum ama ilk defa Samsun’u gördüm. Zengince bir Anadolu şehriydi ama birtakım derbederlikleri vardı. Çarşamba’yı geçene kadar doğrusu çok etkilendiğimi hatırlamıyorum ama Ünye, Fatsa, Ordu yeşilin ortasındaki güzelliklerle doluydu. Karadeniz’in eski ustalarının yapıları tabiata hâkimdi. Hava güzeldi. Masmavi deniz taş ve ahşap karışımı binalar, süratle seyahati tamamlamak için koşuşan karı-kocayla aramı ilk açan sebepti…”
“İMAR FACİASI”
“…Ordu’nun daha uzun yıllar, 1980’lere kadar yapısı pek bozulmadı. Belediye başkanlarının bunda rolü var ama 1990’lardan itibaren imar nizamında cıvıma ve çokkatlılık patladı. 2000’li yılardan sonra ortalık Dante’nin “İlahi Komedya”sındaki manzaralara dönüştü. Giresun ve Tirebolu ise daha hazin, bazıları eski konaklarını yıkamasalar bile önüne kendi bildikleri çirkin yapıları dikiyorlardı. O güzel Tirebolu ve sonradan birkaç kere daha gidip gezindiğim üniversitede konferansa gittiğim Giresun süratle değişmeye başladı. 2000’li yıllar bu imar faciasının zamanıdır.
Şimdi ise daha utanmazca bir girişim, gökdelen dikiliyor. Giresun’un, o güzel resmin ortasına bir garip gökdelen. Ordu’da ise 3 bloktan oluşan bir gökdelen sitesi. Hangi iktisadi talebe cevap verdiği meçhul bir yatırım. Ama tabiatı tahrip ettiği çok açık.
“HAYASIZ İSTİLA”
Binalar mavi gökle bağdaşmıyor. Yerle ne kadar barışık derseniz denizlerin doldurulmuş kısmına bina dikmek çok mu akıllıca? İstanbul’da yer tükendi. İzmir’e de el attılar. Şimdi de Karadeniz kıyılarına tırmanıyorlar. Allah aziz vatanı bu hayâsız istiladan korusun…”

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri