İdeal ve ilke uğruna yapılan siyaset…
Siyaset ya ideal uğruna yapılır ya da ikbal uğruna… Ya ilkeler doğrultusunda yaparsınız siyaseti ya da istediğiniz ve kendi belirlediğiniz anlayış çerçevesinde. Her iki halde de siyaset yapıldığının örnekleri vardır bu ülkede.
Süreç içinde bizzat şahit olduğumuz için bunu rahatlıkla söyleyebiliyoruz…
Neticede…
Kolay olan ikbal uğruna yapılan siyasettir.
Ahlak ve vicdanınızı bağlayan bir şey yoktur ortada.
Dahası, yaptığınız siyasetin karşılığında sahip olabileceğiniz bir kazanç söz konusudur.
Zor olan ise siyaseti idealler ve ilkeler doğrultusunda yapabilmektir…
Yani…
Ahlak ve vicdandan taviz vermeden, herhangi bir kazancın hesabını yapmadan ve en önemlisi de “Doğruyu mezarda mı söyleyeceğim” düsturundan şaşmadan yapabilmektir.
O nedenle her zaman söylerim bu şehrin geçmişinde duruşu ilkesi ve kararlılığı ile damga vuran çok sayıda siyasetçi vardır. Bunların birçoğu hakkın rahmetine kavuşmuş olmasına rağmen hala konuşuluyor örnek gösteriliyorsa demek ki siyaseti doğru işler için yapmış demektirler. Mesele bir başka örnek vermek gerekirse yıllarca iktidar partisinin önemli kademelerinde hatta başkanlığını dahi yapmış ve hayatta olan  büyüklerimiz karınca kararınca yaşamaya devam ediyorlar.
Demek ki siyaset sadece vatan millet için değil ideal ve ikbal uğruna da yapılırmış.