Ana Sayfa Ordu Haber 17 Temmuz 2017 474 Görüntüleme

“FKB TEKELLEŞMENİN ÖNÜNE GEÇECEKTİR’

Fiskobirlik’in fındık piyasasındaki tekelleşmenin önüne geçeceğini savunan Fatsa Ziraat Odası Başkanı İbrahim Ethem Kibar “fiyat ve stok istikrarının gerçekleşebilmesi için olmazsa olmaz kurum Sektörün de dünyada ki en büyük sivil toplum örgütü olan Fiskobirlik’tir.” dedi.

 

 


Fiskobirlik’in fındık piyasasındaki tekelleşmenin önüne geçeceğini savunan Fatsa Ziraat Odası Başkanı İbrahim Ethem Kibar “fiyat ve stok istikrarının gerçekleşebilmesi için olmazsa olmaz kurum Sektörün de dünyada ki en büyük sivil toplum örgütü olan Fiskobirlik’tir.” dedi.

Fatsa Ziraat Odası Başkanı İbrahim Ethem Kibar, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına ve Bölge Milletvekillerine sundukları 14 Madde’lik Fındık Raporunda fındık piyasasındaki Fiskobirlik’in önemine de vurgu yaptı.
NEDEN FİSKOBİRLİK?

Fiskobirlik’in fındık üretimi yapılan illerde ve ilçelerde çok kıymetli gayrimenkul ve arazilerine sahip olduğunu belirten Kibar, “Yaklaşık 300 bin ton Fındığı depolarında stoklayabilecek bir alt yapısı mevcuttur. Bünyesinde Fındık alabilecek kalifiye elemanları mevcuttur. Kooperatifin 200 binin üzerinde üretici ortağı vardır. Fakat kurumun hantal yapı, kooperatifçilik faaliyetlerini ilgilendirmeyen ikincil işletmeler, yüksek ücretli idarecilik Maaşları ve aşırı personel istihdamı anlayışı devam ettiği için her geçen yıl çok kıymetli gayrimenkul satışları yapılarak kurumun giderek küçüldüğü net bir şekilde ortadadır.”

Fiskobirlik’e üyelerinin tekrar güven duyabilmesi için mutlaka bir devlet finansmanı ve devlet tarafından bir denetim mekanizması kurulması sektörün bugünü ve yarını için kaçınılmaz olduğunun altını çizen Başkan Kibar, “Her yıl haziran ve temmuz aylarında fındık ile ilgili bir gündem oluşturulmaktadır. Gerek üretici gerekse aracı ve ihracatçı tarafından birçok asılsız söylemler, basın-yayın organları vasıtasıyla kamuoyu oluşturmak için kullanılmaktadır. 16 vilayete dağılmış yaklaşık 2 buçuk – 3 milyon kişilik fındıktan etkilenen nüfusun hükümet üzerinde etkili siyasi baskısı oluyor. Fındık meselesi çoğunlukla suni oluşturulmuş gündemlerle idare edildiği için zaman zaman fındığın hiç de lehine olmayan kararların hükümet tarafından alındığı görülmektedir. Oysa fındığın en büyük problemi, istikrarsız fiyat ve stok politikalarıdır. İstikrar ise, fındık bu dedikodu çarkından çıkarılırsa gelebilir.”

Yeni bir Fiskobirlik yönetimi oluşturulması gerektiğini belirten İbrahim Ethem Kibar, “Ülke ekonomisine yıllık yaklaşık 2 buçuk milyar dolar döviz girdisi sağlayan bir ürün için, üretici örgütlerinden, aracılardan, ihracatçıdan ve hükümetin görevlendirdiği kişilerden oluşan bir Fiskobirlik yönetimi oluşturulabilir. Eğer fındığının bütün paydaşlarından böyle bir yönetim oluşturulursa yönetimin görevi; gerektiğinde piyasalara müdahale etmek, fındığın politikasını belirlemek ve her yıl ortaya atılan spekülasyonlardan fındık piyasasını korumak olabilir. Fiskobirlik depolarında oluşacak dengeleyici stok sayesinde son yıllarda mevsimsel değişimden kaynaklanan zirai don olaylarından piyasa da oluşacak Arz açığı ve astronomik fiyatlar engellenerek bir istikrar sağlanacak ve hükümetin fındık hususunda hedef tahtası olmasına da mani olunacaktır.”

Başkan Kibar açıklamasında, “Şunu iyi bilmeliyiz ki dengeleyici kurum olarak görev yapacak Fiskobirlik’in amacı her şartta ve her zaman fındık almak değil, piyasaları düzenleyici yönde müdahale kurumu olmasıdır. Fındık ihracatımızın mevcut konumunu koruması ve hatta artması için, öncelikle yatırımcılara ve üreticilere yıllara göre Taban ve Tavan fiyat garantisi verilmelidir. Ayrıca iklime bağlı sebeplerle yeterince ürün olmaması riskine karşı, bir sonraki sezona kadar 150–200 bin ton stok tutulması gerekmektedir. Böylelikle alıcıların uzun vadeli plan yapmaları, iç ve dış piyasada katma değer oluşturacak fındığa dayalı yeni ürünlerin ortaya çıkması mümkün olacak ve böylelikle pazar payımız da artırılmış olacaktır. Ayrıca bu sistemle üretici ürettiği mahsulün sezon içerisinde ki taban ve tavan fiyatlarını görerek çiftçilik mesleğini layıkıyla yerinde sürdürerek verim ve kaliteyi artıracaktır. Ülkemiz de Fiyat ve Stok istikrarının gerçekleşebilmesi için olmazsa olmaz kurum Sektörün de dünyada ki en büyük sivil toplum örgütü olan Fiskobirlik’tir.”

FİSKOBİRLİK MARKASI TEKELLEŞMENİN ÖNÜNE GEÇECEKTİR.

Fiskobirlik’in tekelleşmenin önüne geçeceğini savunan Kibar, “Markalaşma ülkemizin geneli için bir sorun niteliğindedir. Son yıllarda kooperatifçilik anlamında bir Dünya da markası olma yönünde ilerleyen TORKU örneği vardır. Ülkemizde maalesef marka haline gelip de, nesiller boyunca yaşamış/yaşatılmış işletmecilik kültürü gelişmemiştir. Bu gün birer dünya markası olan “CocaCola” ya da “Mercedes” kaç nesildir varlığını devam ettirmektedir. Marka olmak, ticari faaliyetinin kolay erişilebilir olmamasıyla da ilgilidir. Yani, bazı standartlar taşıyor olunmalı ve o standartlar da sertifika benzeri belgelere bağlanmış olmalı ve o belgelerin de bir ekonomik değeri olmalıdır. Şimdi, bu günkü CocaCola ’nın yöneticilerinin ya da sahiplerinin ilk kurucularla bir kan bağı var mıdır? Elbette hayır. O bir marka olmuştur ve o markaya sahip olmanın standartlarını taşıyanlar da devam ettirmiştir.

Bugün Fiskobirlik Markasıyla Piyasa da bulunan Fındık mamulleri ürünler oldukça kaliteli ve lezzetlidir. Fiskobirlik markasına yapılacak olan yatırımlarla ülkemiz insanı Fiskobirlik Markasına gereken değeri gösterecek ve üreticinin kurumu olan Fiskobirlik bir dünya markası olma yolunda hızla büyüyecektir.”

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri