Doç. Dr. Aygün, Erken Müdahale ve Doğru İlk Yardım Hayat Kurtarır.
Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Aygün, artan boğulma olaylarına karşı uyarılarda bulundu.
Yaz döneminin gelmesi ve sıcaklıkların artmasıyla birlikte vatandaşların serinlemek için deniz, göl, gölet ve ırmak gibi yerleri tercih etmesi boğulma başta olmak üzere tehlikeleri de beraberinde getiriyor. Suda boğulmalar kazaya bağlı ölümlerin en sık görülen sebepleri arasında yer alırken küçük çocuklar özellikle 5 yaş altında ve 20-44 yaş aralığında daha sık görülüyor.
Konuya ilişkin açıklama yapan Ordu Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Aygün, boğulma olaylarının nedenleri ve yapılması gereken ilk yardım uygulamaları konusunda açıklamalarda bulundu.
Boğulma olayının nasıl gerçekleştiğine değinen Aygün, “Suya batma sonrasında refleks olarak bilinçli nefes tutma görülür. Ağız ve yutak içerisine sıvı dolmasıyla laringospazm olarak adlandırılan üst solunum yollarında daralma görülür. Bilinçli nefes tutma ve laringospazma bağlı olarak akciğerlere hava giriş çıkışı engellenmiş olur. Sonuç olarak organ ve dokuların ihtiyacı olan oksijen (O2) miktarı azalır ve bu azalma sonrası laringospazm çözülür ve akciğerlerin içerisine içerisine sıvı dolmaya başlar. Böylece hava giriş çıkışı olsa da hava kesecikleri içindeki sıvı nedeniyle gaz değişimi olmaz; bu durum kalp durması ve ölüme sebebiyet verir” dedi.
“İlk Yardım Çok Önemli”
Suda boğulma sırasında yapılması gereken ilkyardım uygulamalarına değinen Aygün, “Suda boğulduğu fark edilen kişi hızlıca sudan çıkarılmalıdır. Bu aşamada eğer mümkünse kurtarıcı suya girmeden gerçekleştirilmelidir. Kurtarıcı kendi hayatını riske edecek işlemlerden kaçınmalıdır. Kazazede sudan çıkarıldıktan sonra sırt üstü yatırılmalıdır. Boğulmaların bir kısmında boyun omurgalarında hasarı olabileceğinden taşıma sırasında buna dikkat edilmeli ve hastanın boyunun olabildiğince hareketsiz kalmasına önem gösterilmelidir. Kazazede sudan çıkarılır çıkarılmaz 112’ye ulaşılmalı ve bilgi verilmelidir. Sonrasında kazazedenin bilinç durumu, solunum ve dolaşımı hızlıca değerlendirilmelidir. Kişinin solunumu değerlendirilirken kurtarıcı başını yan çevirerek kazazedenin ağzına yaklaştırır ve göğsüne bakarak solunum varlığını değerlendirmelidir. Kazazede kıyıya çıkarılır çıkarılmaz kişi düz zemine yatırılmalı, kurtarıcı kazazedenin hava yolu açıklığını sağlamak adına kazazedenin ağız içini kontrol etmeli; yabancı cisim, takma diş, protez varsa çıkarılmalı ve dil kökü geriye kaçmış ise parmağımızla dili öne almalıdır. Nabız kontrolü yaparken ise kurtarıcı işaret, orta ve yüzük parmağını hastanın boynuna koyarak nabzını değerlendirmelidir” diye konuştu.
“Temel Yaşam Desteğine yani kalp masajına başlamak hayat kurtarır’’
Kalp mesajının hayati öneme sahip olduğuna vurgu yapan Aygün, “Kişinin bilinci kapalı ancak solunum ve nabzı varsa kazazedenin boynunu koruyarak yan yatırarak sağlık ekiplerinin gelmesi beklenir. Bilinç kapalı ve kazazede soluk almıyorsa boyun korunarak çene itme manevrası ile hava yolu açılır ve 5 kez suni solunum verilir. Eğer kişinin solunum ve nabzı alınamıyorsa temel yaşam desteğine (kalp masajına) başlanmalıdır. Kalp masajı işlemi 30 kez uygulandıktan sonra 2 kez yapay soluk verilmelidir. Yapay soluk verme işlemi ağızdan ağıza kazazedenin göğsü kalkacak şekilde yapılmalıdır. Kalp masajı ve yapay soluk verme işlemi olay yerine sağlık ekipleri gelene kadar devam etmelidir. Yapılacak olan bu temel yaşam desteği hastanın hayatını kurtarır ve daha sonraki yaşantısında oluşabilecek sakat kalımlara da engel olur. Suda boğulmalara uygulanacak ilk yardım uygulamasında dikkat edilecek diğer bir konu da kazazedenin üzerindeki ıslak kıyafetlerin çıkarılması ve eğer mümkünse sıcak battaniyeler ile vücut ısısının çok düşmesinin önüne geçilmesidir. Unutmayalım ki boğulma vakalarında erken müdahale ve doğru ilk yardım hayat kurtaracaktır” şeklinde konuştu.