Seçimlere bugünü sayarsak 3 gün gibi kısa bir süre kaldı.

Pazar günü Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri için sandığa giderek vatandaşlık görevimiz yerine getireceğiz.

Kullanacağımız oyların Vatanımıza Milletimize hayırlı olmasını dileyerek bugün sizlere penceremden farklı bir yazıyı kaleme aldığımı ve okuduğunuzda ne demek istediğimi anlayacağınızı umuyorum.

***

İki yaşlı hasta yeni hastane odasına alınırlar. İkisi de yatalaktır. Biri pencere kenarı diğeri ise pencere görmeyen tarafta yatmaktadır. Pencereden uzak hasta kör ve ağır akciğer hastasıdır. Pencere kenarındaki hasta, uzun uğraş sonrası diğer hastayı konuşturmayı başarır. Hastalar önce ailelerinden söz ederler. Günler geçtikçe pencere tarafındaki hastanın sohbeti sayesinde kör olan hastanın karamsar hali gitmiş ve huzur bulmuştur. Pencere kenarındaki hasta hemşireden pencereyi açmasını ve kendisini pencereyi görecek şekilde yatakta oturtulmasını ister. Hemşire sadece bir saat izin verebilirim der. Pencere kenarındaki hasta her gün bir saat boyunca diğer hastaya pencereden gördüğü güzellikleri anlatır. Harika bir doğa ve ağaçlar görebiliyorum der. İnanır mısın? Büyük bir göl ve park var der. Her gün harika bir manzarayı mutlulukla dinler.

Diğer hasta o bir saatlik pencere anını mutlulukla bekler. Bir gün hemşire kontrol için geldiğinde, pencere tarafındaki hastanın huzur içinde vefat ettiğini görür. Diğer kör hastanın yanına yeni bir hasta gelir. Kör olan hasta yeni hastaya sorar: “Çok şanslısın, penceredeki harika manzarayı görüyor musun?” Dediğinde diğer hasta: Ne manzarası dostum? Sadece büyük bir duvara bakıyor bu pencere.

Hayat bize harika manzaralı bir pencere vermeyebilir. Ama bize zeka ve hayal gücü vermiştir. İnsanları mutlu edersen mutlu yaşarsın unutma. Sadece kendi mutluluğun için çalışırsan negatif duygular seni bırakmaz. Eğer mutlu olmak istiyorsan paranın satın alamayacağı şeyleri saymaya başla. Birine bir gül verecek paran yoksa, gülümse! Sana verilen hediyeyi de doğru harca. Bu hediye ne mi? Şimdi sana verilmiş en güzel an; yaşadığın şu an sana hediyedir. Bunun tadını çıkar ve hiçbir basit olay için bu anlarını bozma!