CHP’de bugünün geleceği sadece dünden değil aylar öncesinden belliydi.

Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimini kaybettiği 28 Mayıs gecesi büyük bir çoğunluğun beklentisi; Kılıçdaroğlu’nun ekranlara çıkıp “Üzgünüm. Olmadı. Bu başarısızlığın en büyük sorumlusu benim. Bu yüzden CHP Genel başkanlığından istifa ediyorum” açıklamasını yapmasıydı.

***

Ama o her zamanki gibi gereğini yapamadı veya yapmak istemedi!

Zaten büyük bir hayal kırıklığı yaşayan, öfkeli olan, sandığa küstüğünü söyleyen seçmene inat, partinin başından ayrılmayacağını söyleyerek adeta CHP’li seçmene meydan okudu!

Kısacası yıllardan beri bölünmeler yüzünden seçmenini mutlu edemeyen CHP böylece Kılıçdaroğlu’na yeter artık demek için “Özel” etrafında birleşme kararı alarak sen gitmiyorsan biz seni göndermesini biliriz, Bay Kemal dedi!

Bay Kemal bu sözlere aldırış etmeden hala partili muhaliflere gözdağı  vererek ”sizi kapının önüne koyarım” tehdidine başvurunca işte o günden sonra ipler tamamen kopmaya başladı.

Peki bu gelişmeleri duyan Bay Kemal ; “Gemi” dedi, “Liman” dedi.

Kısacası…

“İnadım inat” diyerek bugünlerin mesajını verdi ve koltuğunu kaybetti

***

Hani bir söz var ya “Zengini hayırsız evlat, memuru süslü avrat, siyasetçiyi kuru inat batırır” diye sıkça söylenen…

Hah işte tam da bu sözün adeta doğruluğunu bir kez daha ispatlamış oldu.

Keşke Kılıçdaroğlu bu seçime bari kazanacak adayla girseydi!

Beş ayda beş seçim daha kaybetmemiş olurdu…

***

Şimdi merakla bekliyoruz, Özel’in Genel Başkan seçilmesi seçimlerde açıkça Milletvekili Mustafa Adıgüzel’in ağzına bakarak Kılıçdaroğluna destek veren Ordu’ya ne getirecek ne götürecek onu da CHP’de yeni seçilecek Parti meclisinde göreceğiz.