Tüm dünyayı etkileyen Kovid-19 gibi salgınlarda anne sütüyle beslenmenin çok daha önemli bir hale geldiğini işaret eden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Güngör Balta, “Dünya Sağlık Örgütü, Kovid-19’u da kapsayan tüm üst solunum yolu enfeksiyonlarında anne sütü ile beslenmenin bebeği koruyucu etkisinin olduğunu bildirmektedir” dedi.
Anne sütünün bebek için ideal, en uygun besin olduğunu ve her annenin sütünün kendi bebeğine özel farklılıklar içerdiğini dile getiren Medical Park Ordu Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Güngör Balta, anne sütünün Covid-19 virüsüne karşı koruyuculuk gösterdiğini belirterek anne sütünün önemi konusunda bilgilendirmede bulundu.
Anne sütü çocukların IQ’larını geliştiriyor
Anne sütü annenin bebeğine vereceği ilk ve en güzel hediye olduğunu vurgulayan Uzm. Dr. Güngör Balta, anne sütü ile beslenen bebeklerin daha iyi ve daha dengeli büyüdüklerini söyledi. Uzm. Dr. Güngör Balta, şöyle konuştu:
“Beyin ve nörolojik gelişimleri formula alan bebeklere göre daha öndedir. IQ’ları ortalama 10 puan daha fazladır, okul başarıları daha yüksektir. Enfeksiyonlara karşı dirençleri daha fazladır. Anne sütünde bulunan koruyucu antikorlar ve immun özellikler viral enfeksiyonlara direnç oluşumuna katkı verirler. Anne sütü ile beslenen bebeklerde zatürre yüzde 50 daha az ve bağırsak enfeksiyonları yüzde 30 daha az oranlarda görülmektedir. Anne sütü, son yıllarda çok önemli bir halk sağlığı sorunu olan obeziteye karşı da koruyucudur. Anne sütü alan bebeklerin hayatlarının herhangi bir döneminde diyabet gelişme riski çok azdır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) doğum sonrası bebeğin ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslenmesini önermektedir. 2 yaşına kadar uygun ek gıdalarla anne sütüne devam edilmesi önerilmektedir. DSÖ bebeğin ilk 6 ay anne sütü ile beslenmesinin sürdürülmesi ile her yıl dünyada 1.4 milyon bebeğin hayatının kurtulduğunu vurgulamaktadır.”
Kansere karşı koruyor
Bebeklerini emziren annelerin anne sağlığına birçok faydalarının olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Güngör Balta, şöyle devam etti: “Emziren anneler hormonların da etkisi ile kendilerini daha çabuk toparlamaktadır. Lohusalık dönemi çok daha kolay geçmektedir. Anne ile bebek arasında güçlü bir bağ oluşmakta ve sahiplenme duygusu artmaktadır. Annelerde psikolojik rahatlama olmakta ve doğum sonrası depresyon çok daha az görülmektedir. Emziren annelerde meme kanseri görülme oranı çok daha düşüktür. Anne sütü, rahim ve yumurtalık (over) kanserine karşı koruyucudur. Anne sütü ile beslenen bebeklerde kısırlık ve kemik erimesi gibi hastalıklar çok daha az görülmektedir.”
Korona virüs anne sütü ile bebeğe bulaşmıyor
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Güngör Balta; anne sütünün Kovid-19 hastalığındaki rolünü ise şöyle anlattı:
“Kovid-19 pandemisi 2019 Aralık ayında Çin’de ortaya çıkmış ve dünyaya yayılmıştır. Görülen vakalar 20-30 yaş üzerindeki insanları daha çok kapsamaktadır. Bu yaş gruplarında emziren anneler de bulunmaktadır. Ancak anne sütü ile bu hastalığın bebeğe geçtiği henüz bildirilmemiştir. Anne sütü ile Kovid-19 bulaşını gösteren herhangi bir çalışma da yoktur. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından Kovid-19’u da kapsayan tüm üst solunum yolu enfeksiyonlarında anne sütü ile beslenmenin virüs sorununa yol açmayacağını, aksine bebeği koruyucu etkisinin olduğu bildirilmektedir. Emziren anne hastalığı sırasında kendi vücudu tarafından üretilen antikor denilen proteinleri anne sütü ile bebeğine vermekte ve geçirmekte olduğu hastalıktan bebeğini korumaktadır.”