31 Mart 2024 seçimleri öncesinde gazetemdeki bu köşemde 3 maddeden oluşan bir tespitte bulunmuş ve “Bu 3 maddeyi yerine getirebilen aday ve parti Ordu’da belediyeleri rahatlıkla kazanır” demiştik.

***

Seçim kazanmanın formülünü oluşturan 3 maddeyi ise şöyle sıralamıştık:

1- Var olan parti oylarını koruyup, cebine koyacak.

2- Partiden kaçan oyları ne yapıp edip geri getirecek.

3-Karşı parti seçmenlerinden oy alacak.

Seçim sonuçlarına bakacak olursak…

***

Yukarıdaki 3 maddeyi yerine getiren CHP ve adayları başta Altınordu ilçesi olmak üzere 3 önemli ilçede seçimi kazandı.

Saydığımız 3 maddeyi yerine getiremeyen AK Parti ve adayları ise kaybetti.

Kaybeden AK Parti:

Ya, partinin mevcut oyları korunamadı.

Ya partiden kaçan oylar geri getirilemedi.

Ya da…

Karşı cenahtan oy alınamadı…

Belki bu saydığımız 3 maddenin üçü de yerine getirilemedi.

Sonuçta…

Belki pek çok nedeni var ama basit bir sorgulama ile AK Parti’ye temelde bu sözünü ettiğimiz 3 madde kaybettirdi.

Elbette Ordu’daki seçimlerin başarısızlığı yukarıda belirttiğim nedenler değildi mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ordu mitinginde “Hükümet ile el ele vermeyen belediyenin şehrine hizmet gelmez” dediğinde, benzeri bir tehdidi Özal’ın “Eli kolu bağlı belediye başkanı iste misiniz?” diye yaptığını hatırlatmıştık.

Nitekim o seçimde Özal’ın Anavatan Partisi elinde bulunan birçok belediyeyi kaybetmişti.

Aynı tehdidin AK Partiye de aynı akıbeti yaşatabileceğini söylediğimizde pek çok AK Partili isim buna karşı çıkmış “Erdoğan’ın bu çıkışını tehdit olarak algılayan falan yok. Seçmen bu çıkışı pazarlık olarak görecek ve gurur meselesi falan yapmayacaktır.” falan denilmişti.

Seçim sonuçları, “Seçmen tehdidi, kafasına çay atılırken bile alkışlamaya devam eder” diyenlerin tahminlerini boşa çıkarttı.

Zira…

Seçmenin bu seçimde gurur meselesi yaptığı konulardan biri de bu tehdit meselesi oldu