AKParti referandum neticesinde alınan bu neticenin sebepleri ve gerekçeleri üzerinde iyi düşünmeli ve milletin vermek istediği dersten kendi payına düşen payı doğru değerlendirmeli.
AKParti bu neticeden gereken dersleri çıkarıp, kendisine bir çeki düzen vermezse, bu gidişin sonu hiç de partinin hayrına olmayacaktır.
Referandum neticelerine baktığımızda; AKParti’nin az da olsa bir oy kaybı yaşadığı gözden kaçırılmamalı.
AKParti bugün gelmiş olduğu yere sadece Sayın Cumhurbaşkanımızın çaba ve gayretleri ile ve milletin çoğunluğunun Cumhurbaşkanımızın şahsına duyduğu güven ve itimat sayesinde gelmiştir.
Ama, artık bu gidiş Cumhurbaşkanımızı fazlasıyla yormakktadır ve onun da dayanma ve tahammül gücünü zorlar duruma gelmiştir.
Sayın Cumhurbaşkanımız tek başına bu partinin yükünü daha ne kadar omuzlayabilecek ve taşıyacaktır.
AKParti içinde bilerek veya bilmeyerek partiye yük olan ve zarar veren bir sürü yöneticiler vardır.
Bu teşkilat yapısı ile bu geriye gidişe nokta konulamaz. Teşkilatlarda kümelenmiş menfaat grupları temizlenmelidir.
Bütün bu hususlar gözönüne alınmalı ve bir an önce AKPartinin titreyip kendine dönmesi ve parti içinde gereken ve beklenen reform ve değişiklikleri yaparak yola devam etmeyi tercih edilmeli.
Sayın Cumhurbaşkanımız, Anakara Büyük şehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Süleyman Soylu, Bekir Bozdağ ve azınlık bir grup haricinde neredeyse partinin geleceğini düşünen kimse yok diyebilecek duruma geldik.
FETÖ’nün devletimiz ve milletimize verdiği zarar herkesin malumu olduğu ve olaylar açık ve net bir şekilde ortada iken, hala daha yukarıda saydığımız kişiler dışında bu örgütle ciddi bir mücadelenin bir türlü yapılmadığı net bir şekilde gözlemlenmektedir.
Başbakan da dahil olmak üzere, bazı Bakanlar, Milletvekilleri, Belediye Başkanları ve teşkilatlar hala daha AKParti içinde FETÖ’cü yoktur diyebilmekteler.
Her şey milletin gözü önünde cereyan ediyor.
Millet de neyin olup olmadığını ve kimlerin hala bu örgüte destek vermeye çalıştığını çok net bir şekilde görmektedir.
Milletin gözünden kaçmayan bu gerçekleri nasıl oluyor da daha fazla bilgiye ve belgeye sahip olma şansı olan Başbakan, bakan, Milletvekili, Belediye Başkanı ve teşkilatlarda görevliler görmemektedir.
Mutlaka görüyorlar.
Bu davranış karşısında millet şöyle bir kanıya varıyor.
Demekki görmek istemiyorlar veya bu çevreler FETÖ’yü korumak için görmezden geliyorlar şeklinde bir düşüncenin oluşmasına vesile oluyorlar.
FETÖ’nün milletimiz ve devletimize verdiği zararlar ortada iken AKParti içinde hala temizlik yapılmaması milletin gözünden kaçmamaktadır.
Bu temizlik geciktikçe veya savsaklandıkça, milletin bu örgütle gerekli mücadelenin yürütülmesinde yaşanan zaafın devam edeceği görüşü hakim olmaya başlamaktadır.
Netice olarak şu hususu bir kere daha hatırlatalım.
AK PARTİ bir an önce parti içinde FETÖ temizliği başlatmazsa ve her kademede yeni bir kadrolaşmaya gitmezse, sonu hiç de iyiye gitmeyecektir.
Düşüşe geçen ivme hızlanarak partiyi eritmeye doğru gidecektir.
Bizim burada yaptığımız, naçizane kendi iyi niyetli eleştiri ve görüşlerimizdir.
Kimseye yol gösterme veya akıl verme şeklinde değerlendirilmemeli ve iyi niyetli bir özeleştiri olarak gözönüne alınmalı diye düşünmekteyim.