Ülkemiz 15 Temmuz 2016 gecesi, tarihinin en karanlık ve en zorlu sınavlarından birini vermiştir. Sekiz yıl önce bugün, kadın erkek, genç yaşlı demeden milletimiz, canı pahasına tanklara, bombalara ve kurşunlara karşı durarak ülkesine, devletine, demokrasiye ve özgürlüğüne olan bağlılığını tüm dünyaya göstermiştir.
15 Temmuz ve sonrasında gerçekleştirilen demokrasi nöbetleri ile milletimizin ve devletimizin ortaya koyduğu bu kararlılık, ülkemizi karanlığa sürüklemek isteyenlere karşı tarihi bir meydan okumadır. Türkiye Cumhuriyeti, güçlü, dinamik, bilimin öncüsü ve dünya sahnesinde etkin bir ülke olarak varlığını sürdürecektir. Bu yolda karşılaştığımız her türlü zorluğu milli birlik ve beraberlik ruhuyla aşacağımıza olan inancımız tamdır.
Yükseköğretim kurumları olarak bu noktada üzerimize düşen en önemli sorumluluklardan biri de akıl, bilim, ahlak ve vicdanın rehberliğinde vatanına, bayrağına, milli ve manevi değerlerine bağlı, güçlü genç nesillerin yetişmesine katkı sağlamaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nün yıl dönümünde, demokrasimiz, vatanımız, bağımsızlığımız, milli birliğimiz ve bütünlüğümüz uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize sonsuz şükranlarımı sunuyorum.