Gülüm seni koparmışlar / Hoyrat ele fırlatmışlar / Adına türkü yakmışlar / Hesabım var…

Gece çöker halim yaman / Resmin gözyaşımda duman / Günler gelir geçer zaman / Hesabım var…

Gülüm dünya yine güzel / Hayat yaşamaya değer /Ölmez sağ kalırsam eğer / Hesabım var…

Sabah işyerimde otururken TRT Müzik kanalında bu şarkıyı dinlerken çalan kapının zili ve karşımda çok sevip saydığım değerli büyüğüm Süleyman Atabeyoğlu ağabeyimin ziyareti ile başlayan sohbetimiz nedeniyle başladığım günlük yazıma kısa bir ara verdim.

Şarkının sözleri beni 31 Mart 2024 Pazar günü yapılan yerel seçimlere götürmedi dersem inanın yalan söylemiş olurum!

Diyeceksiniz ki ne alaka şarkıyla yerel seçimlerin?

Ben de sizlere diyeceğim ki çok alaka!

Çünkü ortada görülmesi gereken hesap olacak.

Türkiye sathını bırakın bir kenara…

Önce Ordu sathına bakılmalı…

AK Parti’nin oy kaybından ve Altınordu Belediyesini kaybetmesiyle yapılıp çıkarılacak hesap kitapların ve sonrasında faturalanmaların kimlere, kime nasıl çıkacağının merakını daha şimdiden yaşıyorum.

O nedenle şarkıdaki ‘Hesabım var’ sözlerini çok önemseyip kaleme alarak yazıma kaldığım yerden devam ettim.

31 Mart seçimleri bitmesine bitti ama hala AK Partideki başarısızlığın faturasını sahiplenecek baba yiğitlerden atılması gereken adımları göremedik.

Seçmenlerine bir özrü dahi çok gören etiket meraklılarının hala o koltukta oturmalarına binlerce partilinin tahammül sınırı kalmadığını görmeleri gerekir.

Hani günlük yaşamımızda hep hesap kitaptan bahsediyoruz ya…
2014 seçimlerinde 20’de 20, 2019’da 20’de 19 yapan iktidar partisinin 31 Mart 2024 seçimlerinde Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde ortaya çıkan ciddi oy kayıplarına karşı Büyükşehir Belediye Başkanlığının kazanılmasına rağmen başta Altınordu Belediyesi olmak üzere 6 Belediye Başkanlığının kaybedilmesinin elbette ödenmesi gereken faturası olacaktır.

Şimdi hiç kimse kalkıp da durumdan vazife çıkarmasın.

Her şey açık seçik…

Bakıyorum da AK Parti yönetiminde bulunanlar henüz seçimin üzerinden birkaç gün geçmesine rağmen racon kesmeye başlamışlar.

Adama sormazlar mı “Ağalar sizler seçim süresince nerelerdeydiniz”?

Acaba hangi sahalarda seçim çalışması yaptınız?

Parti olarak Medya çalışmasını kimlerle yaptınız?

Kimlere dokundunuz?

Kime, kimlere neler söylediniz?

Elbette bir iç hesaplaşma yapılacak.

Hem de hesaplaşmanın babası yapılmalı.

Ama partisi için gönülden gecesini gündüzlerine katanlarla değil uzaktan gazel okuyanlarla bu hesaplaşma yapılmalıdır.

Benden söylemesi!