DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
Sadullah Amca ve Yetim Hakkı!
Bu yazımı tam bir yıl önce kaleme almıştım, Bayram tatili nedeniyle yaşadığı Akçay’dan Ordu’ya gelen değerli bir hemşerimiz okuyucumuz olan Sadullah amca ve ailesi beni arayıp sormuş eski işyerime gitmiş sonra yeni yerimde beni ziyaret ederek çantasından çıkarıp sakladığı 3-5 yazımı gösterdi ve içlerinden özellikle bu yazımın kendisinin memuriyet döneminde yaşadığı bir olayı anlattığı için sakladığını söyledikten sonra başından geçenleri kısaca anlattı ve bu yazımı tekrar kaleme almamı istedi bende Sadullah amcanın isteği üzerine bugün o yazıyı tekrar yayınlıyorum…
***
Tüyü bitmemiş yetim hakkı ne demek?..
Daha doğmamış kişilerin bile hakkına saygılı olunması gerektiğini anlatan, özellikle de kamu mallarındaki kul hakkına dikkat çeken bir deyimdir bu…
İnanışa göre; hak sahibi, hakkını almadıkça veya bu hakkından vazgeçmedikçe Allah, kul hakkı yiyenin bu günahını affetmemektedir!..
En doğru ifadeyi, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi’nde “Kul hakkı” bölümünde arayalım: “Kul hakları, genellikle insanların canları, bedenleri, ırz ve namusları, mânevî şahsiyetleri, makam ve mevkileri, dinî inanç ve yaşayışları gibi konulardaki kişilik haklarıyla mallarına ve aile fertlerine ilişkin haklarından oluşmakta ve bunlara yönelik olarak yapılan kötülükler, verilen zararlar kul haklarına tecavüz sayılmakta, bu tecavüz de “mazlime” ve bunun çoğulu olan “mezâlim” kelimeleriyle ifade edilmektedir. Belli bir kişiye verilen zararlar yanında zimmet, irtikâp, karaborsacılık, fitne, idarî baskı ve zulüm gibi ammenin maddî ve mânevî haklarına ve menfaatlerine, huzur, güvenlik ve refahına zarar verme sonucunu doğuran her türlü faaliyet de çeşitli âyet ve hadislerle diğer İslâmî kaynaklarda kul hakkına tecavüz sayılıp yasaklanmıştır”…
Tüyü bitmemiş yetim hakkından söz eden bir kamu yöneticisi, idaresinde çalıştırdıklarının maddi ve manevi haklarına zarar verir mi?..
Onları tehdit edip, sürgüne gönderir mi?..
Kamu malının çarçur edilmesine göz yumar mı?..
Vatandaşın malını mülkünü ucuza kapatmak için her türlü yolu dener mi?..
Onca ihtiyaç sahibi genç dururken, yakın arkadaşlarının çoluk çocuğunu sınavsız işe alır mı?..
Rüşvet ve irtikap suçlarının işlenmesi karşısında, doğru karara ulaşmak isteyen yargıyı, yanıltmaya kalkışır mı?..
İhalelerde şeffaf olmak, eşitler arasında adaletli davranmak yerine çevresini koruyup, kollar mı?..
Atamalarda, liyakatsiz ve sadakatsizlere görev verir mi?..
Ve sırf kendisini kurtarmak için yalan ve iftiraya başvurur mu?..
Allah’ın yasak saydığı bu eylemleri yapıp sonra da “tüyü bitmemiş yetim hakkından” söz etmek; “riyakarlık” değil de nedir?..
Diyecek bir şey yok!..
Allah’tan korkmayanın kuldan utanması beklenemez, elbette!..