Ana Sayfa Yazarlar 22.02.2024 695 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Siyasetin Gerçeği!

Kime sorarsanız sorun, herkes vatan için, ülke için siyaset yapıyor.

Kime sorarsanız sorun herkes millet için vatandaş için siyaset yapıyor.

Kime sorsanız hizmet için yapıyor bu siyaseti…

***

Fakat…

Hele bir aday yapılmasın…

Hele istediği göreve bir gelemesin…

Hele hele partide bir isteği yerine getirilmesin, ne vatan kalıyor ne de ülke…

***

Hele çocukları işe koyulmasın…

Hele hele talep ettiği bir torpil gerçekleşmesin…

Gözü ne millet görüyor ne de vatandaş…

***

Kısacası…

Herkes bu siyaseti talepleri karşılandığı müddetçe yapıyor.

Dört çocuğundan üçünü torpille işe yerleştiren bile, dördüncü çocuğuna iş bulunamadığında, partisine karşı resmen contayı yakıyor…

***

Yıllarca ardı ardına görev alanlar, görev verilmediğinde, partisine demediğini bırakmıyor.

Partinin tek vazgeçilmezi olduğunu zannedenler, kendilerinden vazgeçildiği an verip veriştirmeye başlıyor.

***

Siz bakmayın siyaset yapanların vatan, millet, hizmet dediğine…

Bu söylemlerin hepsi aslında kişisel menfaate çıkıyor.

******

Her seçim öncesi seçim afiş ve duyurularına ilişkin bir kavga mutlaka yaşanır…

“Bizim afişimizi indiriyorlar ama kendileri asıyorlar…”

“Bize bilboard verilmiyor ama aynı bilboardlar kendi partilerinin reklamlarından geçilmiyor…”

“Bizim afişlerimizi gece yarısı sökmüşler…”

“Bizim afişlerin üzerini kapatmışlar…”

“Kamu binalarını afişlerle doldurmuşlar…”

***

Böylece uzayıp gidiyor tartışma…

Önümüzdeki günlerde bu tartışma ve kavga muhtemelen daha da şiddetlenecek…

“Bizim el ilanlarımızı dağıtmamıza izin verilmedi ama onlarınki dağıtılıyor”

“Trafik bizim aracımıza ceza kesti ama onların araçları fink atıyor” gibi tartışmalara da tanık olacağız.

***

Sonuç olarak…

Her seçim önce yaşanan tartışmaları bu seçim öncesinde de yaşıyoruz.

Bir yandan da“ Acaba uğruna bu denli kavga edilip, kıyamet kopartılan afişler bu kadar önemli mi?” diye merak etmiyor da değiliz hani…

***

Bizce, vereceği oyu seçim afişlerine, el ilanına, dolaştırdığı sesli araçlara  endeksleyen bir seçmen yoktur…

Fakat…

“Yanlıyorsun. Afişlerin, el ilanlarının, sesli araçların seçimlere çok büyük bir etkisi var” deniliyorsa, o halde seçim yapmaya gerek yok…

Zira…

En çok afiş asan, el ilanı dağıtan, seçim araçlarını caddelerde bangır bangır bağırtan parti ve adayı, direk gitsin, belediye başkanı koltuğuna otursun…

Seçim yapmaya ne gerek var ki?

İlginizi çekebilir

Senaryo Yarışmaları

Senaryo Yarışmaları

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri