Ana Sayfa Tokmak 22 Ekim 2023 875 Görüntüleme

Rekabet ve Nezaket

70’li yıllar.

Ülkede bugünküne benzer ekonomik bir tablo var.

Siyaset arenası gergindi.

Terör zirvede.

Ekonomi zordaydı.

Hayat pahalılığı ve vatandaşın alım gücü giderek düşüyordu.

Yine de farklı görüşlerde olsalar da siyasi parti liderleri oturup konuşabiliyor.

Karşılıklı söylemlerde hakaret yoktu.

Hatta; birbirlerine kadayıf ikramında bulunabiliyorlardı.

****

Türk siyasetine yeni bir söylemdi.

“Kadayıfın altını kızartmak” söylemi Türk siyasetine o yıllarda Necmettin Erbakan tarafından sokuldu.

Her gittiği ilde.

Kendisine sorulan ilk soru buydu.

“Kadayıfın altı kızarmadı mı?

****

Erbakan kadayıf esprisi tutulunca, bir tepsi baklava ile meclise gitmiş ve dönemin Başbakanı Süleyman Demirel’e bizzat servis yapmıştı.

Bugün, o günlerdeki siyasi rekabet ve nezaket kalmadı.

 

 

 

 

MESAFE KOYMANIZ GEREKEN İNSANLAR

-Sürekli yalan söyleyenler

-Saygı göstermeyenler

-Egosu tavanı delenler

-Sürekli negatif olanlar

-Duygu sömürüsü yapanlar

-Dinlemeyi bilmeden sürekli konuşanlar

-Seni suistimal edenler

-Seni sadece iş dökme amacıyla kullananlar

 

 

 

 

Tereyağ ve Peynir…

Önceki gün üç harfli zincir marketlerden birisine gittik.

Bir şeyler alıp kasaya geldiğimizde görevli üç kız bir şeyler konuşuyordu…

Anladığımız kadarıyla hırsızlık olmuştu, kameraya bakıp tartışıyorlardı…

Biz önyargıyla hemen ‘Gençler mi yapıyor?’ dedik…

Kasiyer kız ‘Yok abi ya, daha çok yaşlılar yapıyor. Gençler de yapıyorlar ama onlar bisküvi, çikolata falan alıyor…

Ancak yaşlılar peynir ve tereyağları götürüyor. Bunlar pahalı olduğu için bize zarar veriyor. Çünkü belli bir limitten sonra parası bizim maaşlarımızdan kesiliyor’ dedi…

Şaşırdık, hatta şok olduk diyebiliriz…

Hani gençler yapsa, ‘Cahil’ falan dersin geçersin ama…

Belli bir yaşa gelmiş…

Torun torba sahibi olmuş…

Ömrünün son baharını yaşayan birilerinin buna muhtaç olması…

Yüz kızartan hırsızlık suçunu yapması…

Gerçekten acı bir olay…

Hırsızlığın savunulacak bir yanı yok ama…

Yaşlılarımızı bu hallere düşürenler utansın…

 

 

 

 

 

EĞİTİM Mİ KARAKTER Mİ?

Padişah, baş vezire sormuş: ‘Eğitim mi önemli, karakter mi?’

Vezir hemen cevap vermiş: ‘Karakter önemlidir sultanım…’

Padişah, memleketin her yanına tellallar göndermiş: ‘Duyduk duymadık demeyin.  En iyi hayvan eğiticisine 100 kese altın ödül verilecek…’

Yapılan elemelerden sonra bir kişi, ‘ülkenin en iyi hayvan eğiticisi’ olarak Padişah’ın huzuruna çıkmış. Padişah adamdan bir kediye tepsiyle servis yapmasını öğretmesini istemiş. Adam kabul etmiş…

Aradan bir süre geçmiş. Eğitmen kediyi getirmiş. Hünerli kedi elinde tepsiyle servis yapmaya başlamış. Tam baş vezirin önüne geldiğinde Padişah sormuş ‘Ey vezir! Söyle bakalım, eğitim mi önemlidir, karakter mi?’

Vezir, padişahın sorusuna cevap vermeden önce, kaftanının altında hazır tuttuğu bir fareyi yere bırakmış. Kedi, fareyi görünce tepsiyi attığı gibi farenin peşinden koşmaya başlamış…

Vezir, padişahın sorusuna cevap vermiş ‘Karakter önemlidir padişahım. Önünde bir fare gördüğünde her şeyi unutan bu kedi gibi, eline bir fırsat geçtiğinde çıkarının peşinde koşan, dinini bile satan, eğitimli fakat karakteri bozuk insanlardan da Rabbim bizleri korusun…’

 

 

 

Mahallenin Muhtarı

31 Mart’taki yerel seçimlerinde mahallemizin muhtarını da seçeceğiz.

Mahalle sakinleri için Muhtar Belediye Başkanı kadar önemli.

Mahallenin veya köyün mülki amiri konumundadır.

Muhtarların görevleri madde madde sıralanmış.

Seçimlerde seçmen kağıtlarını sahiplerine ulaştırmak

Nüfus ve ikametgah değişiklikleri kayıt altına almak.

Kişilerin başvurusu üzerine ilmühaber belgesi vermek.

Muhtarın başta belediyeler olmak üzere kamu kurumları ile sürekli bir iletişim içinde olması gerekiyor.

Gerçi; yazılı maddeler arasında olmamasına rağmen yakinen bildiğimiz bazı muhtarlarımız asil görevlerinin dışına çıkarak mahallesindeki yoksul yurttaşlara yardım sağlamak için çalışıyorlar.

Yardım kuruluşlarından ve yardımseverlerden sağladıkları yardımları ‘Yiyecek, içecek, giyecek, barınma ve sağlık gereçlerini’ mahalledeki ihtiyaç sahiplerine elden ulaştırıyorlar.

Kimi muhtar okula giden öğrencilere giyecek dağıtımı dahi yaparken ihtiyaç sahiplerine her gün ‘ekmek’ dağıtan bile var.

Onun için seçeceğimiz muhtarlarımızın en önemli referansları geçmişleri olmalıdır diyoruz.

 

 

 

ADAM OLMALISIN!

Baba insana miras olarak sadece para pul mülk değil sevgi saygı ve hoş görü bırakmalıdır.

Yazık acıyorum sana!

Bu şehirde insanlara tepeden bakan çevresi dışındaki insanların dışında  karşılığı olmayan sosyal medya dışında tanınmayan zavallı birisin!

Aslında sana yazmam gereken o kadar nasihat var ki ama sende onları anlayacak kapasite yok.

Kısa keseyim bulunduğu makam sayesinde insanların istemeden tebessüm göstermek zorunda kaldığı bir insan olarak sen ADAM olmadıktan sonra BAŞKAN olsan ne yazar!

İlginizi çekebilir

TOKMAK 18 ARALIK 2017 PAZARTESİ

TOKMAK 18 ARALIK 2017 PAZARTESİ

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri