“ÇALIŞAN EMEKLİ” FIKRA BU KADAR!
Hükümet emeklilere bir defaya mahsus olmak ve Kasım ayında ödenmek üzere 5 bin lira verileceğini açıkladı.
***
Verilecek olan 5’er bin liralardan çalışan emeklilerin yararlanamayacağı açıklandı.
***
Herkes emekliler arasında bu ayrımın neden yapıldığını eleştiriyor.
***
Emeklilerin neden çalıştığı, ülkede neden “çalışan emekliler” diye bir kesimin oluştuğunu sorgulayan pek yok…
***
Normal bir ülkede çalışan emekli değildir, emekli olan çalışan değildir…
***
Bizde birbiriyle yan yana gelmeyecek iki kesimin “çalışan emekli” diye yeni bir sınıf oluşturması gayet normal karşılanıyor…
Şaka gibi! Fıkra gibi valla!
GRAMAJ OYUNLARI
Marketlerde paketlenmiş ürünlerde bir gramaj oyunu sergileniyor.
Dana kasap sucuk 400 gram, tam yağlı beyaz peynir 600 gram, yarım yağlı beyaz peynir 650 gram, taze kaşar peyniri 700 gram, salça 1650 gram.
Sadece bunlar değil, değişik gramajlarda satılan yüzlerce ürün var.
Bu ürünler neden yarım veya bir kiloluk paketlerde satılmıyor.
Fiyat oyunlarının ardından gramajla da oynuyorlar.
Tüketicinin kafasını karıştırıyorlar.
Bu gramaj oyununun önüne geçmek için bir an önce harekete geçilmeli.
Tüketicinin kandırılmasının önüne geçilmeli.
Atakan Akça Diyor ki;
Kokarca mücadelesi ile ilgili SEFERBERLİK başlattınız öylemi!!!
Bir çok resmi kurum ve STK çalışıyor,
çabalıyor, bütün organizasyonu yapıyor, maddi-manevi bütün katkıyı sağlıyor, siz sahneye çıkıyorsunuz biz kokarca ile alakalı mücadelede seferberlik başlattık diye manşetler attırıyorsunuz, olmaz üstadım olmaz…
Bu mücadelenin içinde olan ve hakikaten büyük emekler verip, mesai harcayan herkesi yok sayıp, yarım yamalak yaptığınız işle ön plana çıkamazsınız…
Yani bir yemek yapılacak bütün malzemeler hazırlanıyor, ocağa atılıyor, güzelce pişiriliyor tam servis yapılacak sen kaşığı eline alıp başlıyorsun yemeye, sonrada ne güzel olmuş ellerime sağlık diyorsun, oh ne ala!!!
Kokarca mücadelesindeki durumunuzda aynen böyle işte…
Sadece emeğe saygı istiyoruz,
bu kadar…
BÜYÜKŞEHİR’DE 2 ATAMA
Ordu Büyükşehir Belediyesi’nde iki Daire başkanlığına atama yapıldı.
Fen İşleri Daire Başkanlığına Yalçın Dumlu, Parklar ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığına Hayati Ağıl getirildi. Abdülkadir Hatipoğlu’nun Genel Sekreter Muhtarlar ve Zabıta daire başkanlığı başta olmak üzere bir koltukta 3-5 karpuzu taşıyan Seyfettin Bilkay’ın Genel Sekreter yardımcı olarak atanmasıyla, Büyükşehir Belediyesinde önemli koltuklar sahiplerini asil olarak bulmuş oldu.
FINDIKTA OYUN MU VAR?
Fındık piyasası karıştı. Geçen hafta başlayan düşüşler önceki gün de sürdü. Uzun süreden sonra fındık fiyatı 90 TL’nin altına indi. Fındık piyasasını kim kumanda ediyor? Serbest piyasa sezona 73 TL’den başlamıştı. Rekoltenin az tahmin edilmesiyle birlikte piyasada fiyatlar 98 TL’ye kadar çıkmıştı. Sonradan fiyatlar düşüş eğilimine girdi. Geçen hafta başlayan düşüş bugün de sürdü. Ordu’da dün serbest piyasada 90 TL olan 50 randıman kabuklu fındık dün 89 TL’ye geriledi. Büyük alıcıların piyasayı yönlendirdiği iddiası var.
EY AHALİ…
Yıl 1987 seçimlere gidiliyor, o tarihte iktidara talip olan Anavatan Partisi’nin vatandaşa seslenirken dile getirdiklerini yine Rahmi Turan’ın değerlendirmesinden okuyalım. Bugün yaşadıklarımızı ve yaklaşan yerel seçime doğru aşağıdaki ifadelerin önemi çok fazla. Turan’ın yazısının bir bölümünde neler demiş; ”Ey ahali.. Bize oy verin! Bu dünyada değil, öbür dünyada yaşayacaksanız. Bu dünya fani, öbür dünya ebedi. Şirketlere kredi verdik ve hayali ihracatı artırdık, vergi iadeleri ile size para kazandırdık. Güzel güzel yaşıyor, tatlı tatlı çağ atlıyoruz. Size bu imkanları biz sağladık. Zengin daha zengin, daha fakir oldu. Dört yılda başka ne yapabilirdik? Bütün bunlara rağmen bize oy vermezseniz, nankörsünüz demektir.
İstikrar istiyorsanız, bize oy verin derken bu biraz da tehdit kokmuyor mu ?
Şu ortamda vatandaş halen bu kadar sızlanmaya rağmen yine enflasyon, pahalılık, geçim sıkıntısı kader değildir söylemine karşın seçimlerde oyunu ANAP’a verirse ben onlara hayırlı olsun derim.”
O tarihten bu tarihe değişen bir şey oldu mu varın siz değerlendirin ve ona göre yol haritanızı çıkarın.
YAZIK!
Ordu ve Orduspor sevdalısı Erol Karaer sosyal medyada kullandığı Değişim Gazetesi sayfasında 52 Orduspor Fk takımının Cumartesi akşamı aldığı yenilgi sonrası kaleme aldığı bu yazıyı köşemize taşıyoruz.
İşte o Yazı:
2-3 Milyon verip futbolcu aldırıyorsunuz, araya girip aracı oluyorsunuz, aldığınız oyuncudan birisi kadro dışı kalıyor, diğeri geziniyor, rakibine karşın tek bir gol pozisyonun yok. Siz hiç oralı olmuyorsunuz!
Nasıl olsa sizin paranız değil!!!
İki sezon önce yazdım. Bunun adı nitelikli dolandırıcılıktır! (Daha önceki yıllarda 3 liralık adamlara verdirilen 10 liralar unutulmadı)
Yapılacak tek şey var.
Kulübeyi toptan temizleyeceksiniz!
Transfer işini artık menajerlerin ahbap çavuşları ile değil kendi parası ile transfer yaptığını düşünenlerle yapacaksınız.
Velhasıl kulübeden, kulübe kadar esaslı bir temizlik şart .
Her yıl harcanan boşa giden milyonlar daha da önemlisi hüsran ve hayal kırıklığı.
