Birileri üşenmemiş.

Şehirdeki ara sokaklarda bazı binaların duvarlarına ‘Ordu’nun sahipsizliğinin resmini çizmişler.

Arkadaşlar fotoğraf çekmiş görünce hem gülümsedim hem de hak verdim.

Elbette çok açık söylüyor ve hak veriyorum, Ordu bazı konularda gerçekten de sahipsiz.

Başta Orduspor olmak üzere;

UEFA heyecanı yaşamış Orduspor taraftarının bölünmüşlüğü ve küskünlüğüydü.

Sanırım şimdi, tüm şehir küskün…

Ne yazık ki; kenti yönetenlerin sessizliği ve beceriksizliği yüzünden koca kent ‘Sahipsiz Şehir’ ifadesini hak ediyor.

****

Kentin kaldırımları yayalara geçit vermiyor.

Esnafın kapıların önüne koyduğu masa ve sandalyeler yüzünden kaldırımlar işgal altında.

Ama; yetkisi ve sorumluluğu olanlar görevlerini yapmıyorlar.

Kaldırıma bağlanan Bisiklet Motosiklet ve scooterların sayısı her geçen gün artıyor.

Ama; yetkisi olanlar müdahale etmiyor.

****

Küçük yaşta kız ve erkek çocuklar Cadde ve sokaklarda özellikle cami önlerinde dileniyorlar.

Çoğunluğu yabancı.

SMA Hastası bebeleri kullanarak duygu sömürüsü yaparak para toplandan tutunda ellerinde sahte makbuzla şehit ve Gazi aileleri ile farklı yerlere para toplayanlardan kurtulamıyoruz.

İnsanların yardımseverlik duygularını sömürüyorlar.

Ne yalan söyleyeyim bazen şüphe ediyorum işbirlikçilerimi var diye çünkü engel olan yok!

****

Trafik düzenini sağlamak için kurallar konmuş.

Herkesin uyması bekleniyor.

Trafiği kapalı olan bazı caddelere girilmesi yasak olmasına rağmen araçlar ve motosikletler cirit atıyor.

Araçların kaldırımlara park etmesi de.

Ama; ne yasaklara uyan var.

Ne de denetleyen.

****

Trafik çok gürültülü.

Düğün konvoyları kornalar eşliğinde trafikte cirit atıyor.

Konvoy yapmak ve gereksiz yere korna çalmak yasak.

Ama; ne dinleyen var.

Ne de engel olan…

****

Ve aklımıza o soru geliyor.

Bu şehirde düzeni sağlayacak kurumlar yok mu?

Kolluk kuvvetleri ve zabıta görevlerini tam olarak yapıyorlar mı?

Ordu gerçekten de bu kadar sahipsiz mi?