Fakirin fukaranın 3 kuruşuna göz diken birtakım yerli marketler ve  zincir marketler,

raf-kasa arasındaki fiyat farkını utanmadan sürdürüyor…

Geçenlerde, bu olayı bizzat yaşayan kendinde çok güvendiğim ağabey olarak tanımladığım yılların  ayakkabı boyacısından dinledim…

Valilik tarafından verilen yardım kartı ile belirtilen zincir marketten alışveriş yapmaya gitmişti…

Çocuklarının kendisinden istediği bir ürünü raftan alıp, kasaya yönelmişti…

Kasadaki görevliye önce kartını, sonra ürünü uzattı…

Kasiyer,“80 lira” deyince, gariban adam, “Olur mu öyle şey, raftaki fiyat 43 lira” diye isyan ederek  “Sizin yaptığınız ayıp” dedi…

Bu arada, markette bulunan diğer müşteriler de ayakkabı boyacısının haklı olduğunu ve yapılan davranışın kabul edilemeyeceğini söyledi…

60 yaşın üzerindeki ayakkabı boyacısı, diğer müşterilerden aldığı cesaretle sesini daha da yükseltti:

“Bu yaşta, soğuğun altında evimi geçindirmek için yıllarca ayakkabı boyayarak geçimini sağlayan biriyim. Bu bize yapılır mı?”…

Kasiyer, gelen tepkiler üzerine “Bizim suçumuz yok. Bilgisayarda ne yazıyorsa o fiyattan işlem yapıyoruz” dese de ayakkabı boyacısı, “Benim suçum ne?” diye tepkisini sürdürdü…

Kasiyer, bu arada kimi aradıysa, “Farkını nakit ödeyelim” dedi.

Oysa, bu kartlarda geri para ödemesi yapılamıyordu…

Boyacı, “lanet” okuyarak, marketten ayrıldığını söylerken  gözlerinin dolduğunu gördüm…

Dayanamayıp, ben de “lanet” yağdırdım…

Bir keresinde de benzer durumla karşılaşmıştım…

Sonrasında bu tür olaylara yine bazı marketlerde tanık oldum…

O gün sadece bir ürün aldığım için fiyat farkını görebilmiştim…

Yoksa, tek tek incelemem mümkün olmayacaktı…

Hani, bize de olmaması gerekir de garibanın yardım kartına yardım  bunu yapanlara, söyleyecek çok sözüm var aslında ama buradan yazamıyorum…

Ne diyeyim; Allah’tan korkmayan insanlara?..

Ayıptır, yazıktır, günahtır!..