Ana Sayfa Yazarlar 10.03.2022 342 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Rehavete Kapılmayalım…

Vaka sayılarındaki artış nedeniyle hastanelerde gözle görülür bir artış var..

Başta maske ve bir çok tedbirin esnekleştirilmesi virüsün yok olduğu anlamına gelmesin.

Bizler rehavete kapılmadan tedbirlerimizi elden bırakmayalım kapalı ortamlarda mesafeyi koruyarak maskemizi takalım.

Çünkü;

Sağlıkta sistem, eskisi gibi değil…
Yoğun bakım hastası; kamu ve özel, istediği hastanede tedavi olamıyor…
“112 Acil” o hastayı bilgi işlemde kayıtlı tüm hastanelerin yoğun bakım ünitelerindeki
doluluk durumuna göre yönlendiriyor…
Hatta, şehir merkezinin yanı sıra; ilçelerdeki hastaneler de bu sistem içinde hastayı yoğun bakım
ünitesinde tedavi altına alabiliyor…
Pandemi sürecinde gelinen noktada, hastanelerin yoğun bakım ünitelerinde yer bulmak zorlaştı…
Peşinen söyleyeyim, “Torpil” de işlemiyor…
Çünkü, koronavirüs vakalarındaki özellikle yaşlı hasta sayısındaki artış ve entübe durumu nedeniyle tedaviler uzun sürüyor ve haliyle hiçbir doktor yoğun bakım yatağını kafasına göre
boşaltamıyor…
Çok yakın tanıdıklarımızın yaşadıklarından yola çıkarak, yaptığım bu girizgahtan sonra bir hatırlatmada bulunmak istiyorum…
Yaşlı ve kronik hastalığı bulunanlarla aşı vurulmayanlar için tehlikeli bir durum var ortada…
Bu risk grubundakilerin sayısında artış görülmesi halinde, sıkıntının daha da büyüyeceği
bir gerçek!..
Eğer, önlemleri ötelersek, buna ne hastane ne doktor ne de yoğun bakım yatak sayısı yeter!..
“İşin şakası yok” diye diye çok yazdık ama vatandaşlar arasındaki umursamazlık yüzünden ortaya çıkan tablo da iç açıcı değil!..

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri