Gözümüz Aydın!

Hatırlarsanız, Cumhurbaşkanı Erdoğan, pandeminin başlarında, “Üreticilerimizden ricam, tek karış boş arazi bırakmadan tarlalarını ve seralarını ekmeleri ve ahırlarını dolu tutmalarıdır” demişti…
Artan maliyetler karşısında,üreticilerin ek destek olmadan bu işin içinden çıkması mümkün değildir!..
Tarımın önemini bilen biri olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni bir dönüşüme öncülük yaparsa,
bu ülkede çok şey değişir!..
Yoksa, üretici bu haliyle bırakılırsa ithal ayçiçeği ve buğdayla ekmek ve yağ fiyatları, uçar gider!..
Bu yaşanan olumsuz durumu, fırsata çevirerek, topyekün bir tarım hamlesi başlatabilirsek, hem ülke hem de üretici kazanır!..
Maharet, krizleri avantaja dönüştürmektir!..

Bu yazıyı kaleme aldığımdan 24 saat önce Zeytinyağ fiyatlarına akıl almaz bir zam geldi onun için Gözün Aydın Türkiye demek lazım!..

Bu utanç hepimize yeter!

İnternette sosyal medya sayfalarına girdiğinizde karşınıza sürekli SMA’lı bir bebek için açılmış etiketler çıkıyor karşınıza
Çarşıya çıktığınızda, neredeyse her köşe başını döndüğünüzde karşınıza yine SMA’lı bir bebek için açılmış yardım sandıkları ile karşılaşıyorsunuz.
Hangi dükkana girseniz ve ödeme yapmak için kasaya gittiğinizde, kasanın bir kenarında SMA’lı bir çocuğun tedavisi için konulmuş bir kumbara görüyorsunuz.
Aslında bu utanç hepimize yetecek bir utanç!
Daha da utancı!
Asıl sorumluluk hissetmesi gerekenlerin bu durumdan rahatsız olmamaları, daha doğrusu  umurunda bile olmaması galiba…

REKTÖRE UYARIMIZ..

ODÜ Rektörü Prof. Dr. Ali Akdoğan’ı kişiliği ile ilgili eleştirmem yaradılış meselesi der geçerİm.

Ancak son günlerde yönetiminin başında olduğu bir zamanlar gelişmesiyle öğrenci kapasitesiyle ve hocaların ilk tercihi olmasıyla gururu duyduğumuz Üniversitemiz ile ilgili sokaklarda konuşulanlar hiçte hoş değil.

ODÜ Rektörü Prof.Dr. Ali Akdoğan’ın Üniversite yönetimine  hakim olmadığı hatta sözünün geçmediği iddiaları bizleri üzüyor.

Eğer bu duyumlar gerçek ise hem Üniversiteye hem de Rektör Akdoğan’ın heyecanına yazık olur.,Şimdilik sadece böyle bir uyarımız olsun istedik.

Ülkemiz ve Tarımımız İçin..

Siz istifa deyin ben görevden  alınma diyeyim, Pakdemirli’nin  gece yarısı operasyonuyla görevden el çektirilmesi, hem tarım politikalarının geleceği için yararlı olmuş hem de genel seçimler öncesinde AK Parti’nin elini rahatlatmıştır!..
Bakanlık görevine tarımı bilen bir bilim insanının getirilmesi, “At adımına göre değil, adamına göre yürür” atasözünün yerindeliğini bizlere gösterecektir!..
Bir zamanlar tarımda kendi kendine yeten ülke olan Türkiye’nin, hiç vakit kaybetmeden
bereketli toprakları yeşertmek mecburiyeti vardır!..
Ülke için “Hayırlı olur, inşallah” diyorum!..

Rehavete kapılmayalım..

Sağlık bakanı açıkladı Maske Test ve Hes kodu uygulamaları ile bir dizi yasakların esnetilmesi bizleri rehavete sürüklememeli..

Yaşayarak gördük işte…
Kimin ne olduğu belli değil!..
Grip veya nezle olmuş gibi aramızda dolaşan bu insanlar, hem kendilerinin hem de başkalarının hayatını tehlikeye attığının farkında değil!..
İşin şakası yok, demiştik!..
Her gün 200’ün üzerinde insanın ölmesi de bir anlam ifade etmiyor mu?..
“Sürü bağışıklığı” teorisiyle virüsü yok edeceğiz de..

Ordu’da  18 yaş üzeri yaklaşık 40-50  bin insanın hiç aşı olmadığını de hatırlatalım!..
Yazık!..
İnsan hayatı, bu kadar ucuz olamaz!..

Biraz da gülmek lazım!

Temel büyük bir sevinçle karısının yanına geldi.
Müjde karıcığım. Hani hep bana daha pahalı bir evde oturalım diyordun, başımın etini yiyordun ya. Artık o istediğin oldu. Sevinebilirsin.
Karısı heyecan içinde; Nasıl yani?

Daha pahalı bir eve mi taşınıyoruz şimdi?
Hayır, Ev sahibi aradı, Kiraya zam yaptı…