CHP Ordu Milletvekili Dr. Mustafa Adıgüzel “Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da fındıkta gündemi belirleyen ve fındık taban fiyatını ilk telaffuz eden biz olduk. Şimdi sıra hükümetin, tüm halkın ve vekillerin talebini dikkate alarak buna uygun bir fiyat açıklamasıdır.” dedi. Fındığın fiyatını düşürmek için yapılan planlardan bahseden ve tüm siyasileri bu konuda üreticinin yanında yer almaya çağıran Adıgüzel’in açıklamaları şu şekilde:
“Fındıkta bu yılki taban fiyat için 35 TL’lik fiyat beklentimiz ilk defa geçen hafta Sayın Kılıçdaroğlu tarafından kamuoyuna ifade edilmişti. Bu açıklama fındık spekülatörlerinin, emek düşmanı çete ve işbirlikçilerinin yüksek rekolte-düşük fiyat oyununu bozmuştu. Bu yıl fındık taban fiyatı hem ilk açıklayan hem de 35 TL’yi ilk telaffuz eden lider oldu.
Bu açıklamamızdan 3-4 gün sonra diğer siyasi partilere mensup milletvekilleri Ordu ve Giresun Ak Parti Milletvekilleri 30 TL ve üzeri fiyat beklentilerini açıkladılar. Ardından dün itibariyle, Demokrat Parti’nin Sayın Genel Başkanı ve Ordu milletvekilinden de bizim ile aynı doğrultuda 35 TL fiyat talep edildi. Biz Ak Parti vekillerinin “en az 30 TL” ifadesini iyi niyetle 35 TL okumak istiyoruz. En azından milli ürün fındıkta halkın çıkarı doğrultusunda ortak hareket edelim isteriz. Halk 35 TL istiyor. Umarım hükümet ve Sayın Erdoğan da tüm bölgenin ve halkın talebini dikkate alır, üreticinin yanında saf tutar. 4 dolar-35 TL bir fiyatı sezon öncesi, üretici fındığın dalından tutmadan açıklar diye umuyorum.
Tüm siyasiler bu konuya el birliği ile samimiyetle yaklaşmalıdır. Çünkü duyduk ki birileri arka kapıdan işler çeviriyor. Bataklık fareleri yeraltından çalışıyor, düşük fiyat açıklanması için kulisler yapıyormuş. Yok efendim ihracatı çok yapacağız, siz düşük fiyat açıklayın, sonraki seneye daha yüksek açıklarsınız seçim öncesi vesaire. Yine yakaladım sizi. Sizi gidi beni bilmezler sizi. Yaptığınız her numaranın attığımız her adımın farkındayım ayağınızı denk alın.
Sözün özü şudur: 1 TL kazanmak için 10 TL’yi bile bile uluslararası sermayeye peşkeş çeken işbirlikçi çeteler açık ve seçik vatana ihanet etmektedir. Bunlarla görüşüp pazarlık eden atanmış bürokratları da bu ihanetin parçası sayarız. Umarım hükümetin başı da bu ihanet oyununu fark eder ve emek – ihanet ikileminde emekçiden yana tavır alır.”