Okuyucu mesajı
Gazetemizin sürekli okuyucu olduğunu söyleyen değerli büyüğümüz Nuri Y. Amcamız gazetemizi sürekli okuduğunu söyleyerek sosyal medya aracılığı iler bir mesaj yollamış bende aynen sizlerle paylaşıyorum.Yazılarınızdan ve şahsi kişiliğinizden dolayı kutluyorum.Kaliteli yazı her zaman okunur,bende okudum ve taktirle karşıladım.Bunu bilmeyen yönetimler yok mu..Var tabii,Menfaatın olduğu yerde dostluk olmaz.
Saygıdeğer kardeşim.
Derelerin akış güzergahlarının daralması bir yana,köylerdeki hatta bir çok köydeki kız kuran kurslarının lağım sularının foseptik çukuru olmadan dereye aktığını görüyor duyuyoruz.
Çocukluğumuzda Derelerde eskiden yüzer balık tutardık.,40 taşa vurduğu için su bile içerdik.
Şimdi bakın derelerimizin ne hale geldiğini …
Bir kez daha duyarlılığınızdan Teşekkür ediyorum..
Nuri.Y.(Din Görevlisi)
YALAMASEVERLER!
Siyaseten ayrışıyor olmanız…
Sandıkta farklı partilere oy veriyor olmanız…
Toplumun tamamını ilgilendiren konularda…
Sırf ‘yalakalık’ yapıp bir parsa daha kapmak için…
Üzerinize vazife olmayan konularda…
Kraldan çok kralcı olmanızı gerektirmez…
Şayet siz…
“Buyrulmamış emri puşt oğlan tutar” sözünden nasibinizi almadıysanız…
Ama gördük ki…
Vicdanları cüzdanlaşmış…
Puşt oğlanlar…
Gerektiğinde rüzgara karşı işemeyi bile…
‘Allah’ yerine koydukları para ve çıkarları için…
Göze alabiliyorlar!
Adalet dediğin şey aslında vicdandır…
Kanunlara uygun olması…
Adil ve adaletli olduğu anlamına gelmez…
KÖYLÜ AMCA…
Köylü amcanın bir sohbette dediği gibi…
Vatandaşın mektubuna cevap yazan yok…
Çünkü okumuyorlar…
Sosyal medyada milletvekilleri ve belediye başkanlarıyla ilgili haberlerin altına yazılan yorumlara bir bakın…
İşte vatandaşın mektubu o…
Aslında, kamuoyunda oluşan imajınız o…
***
Yani ne milletvekillerinin ne de belediye başkanlarının…
Köylü amcanın dediği gibi…
Okuması yazması yok…
Olsaydı…
Vatandaşın mektuplarını okur…
Yerlerde sürünen imajlarını düzeltebilmenin çaresine bakarlardı…
USUL BASİT !
Her ne kadar Yağmur ve Kar ile tanışmasakta önümüz Kış…
Başta Ekonomi olmak üzere diğer virüslerle birlikte…
Bu tempoda gidişle kurtulma ihtimalimiz yok gibi…
Sıkı tedbirleri almaya da ekonomi müsait değil…
Esnafa Kira yardımı dediler sonra Basit Usüldeki esnafa diyerek çark ettiler!
En az 2-3 sigortalı işyeri çalıştıranları görmezden gelerek yok olmaya mahkum ettiler.
Binlerce işyerleri kapalı,
İşyerleri açılmazsa gelir yok, destek gerek…
Harcama olmazsa vergi yok…
Yani iki ucu … değnek gibi…
Bir yanda Koronavirüs, diğer yanda açlık, yokluk, yoksulluk…
ÖLÜM YASAK, VEFAT SERBEST!
Gazetenin birinde yer alan haberdeki; “Ölüm ilanı yasaklandı” başlığını okuyunca, “Oldu olacak ölümü de yasaklansın” diye içimden geçirip, dua etmedim değil!
Haberin içini okuyunca gerçeği anladık.
Bir şehrimizde, İl Umumi Hıfzısıhha Kurulu’nun kararını uygulamaya koyarak koronavirüs tedbirleri kapsamında hoparlörden cenaze yanı ölüm ilanı duyurusunu kaldırmış.
Aslında bunda yadırganacak bir durum yok!
Devlet-i Aliye adına Sağlık Bakanlığı, ahaliye gerçek rakamları açıklamadığı ortada iken, hoparlörden ölüm ilanının yasaklanmasını yadırgamamak lazım!
Aslında zaten kimse ölmüyordu ki!
Açıklamalara bakın “vefat etti” denmiyor mu?
Demek ki, ölmek yasak ama, vefat etmek serbest!
ORDU
Ordu’da binlerce insan açlık sınırının altında yaşıyor…
Ordu’da binlerce genç işsizlikten kafayı yedi…
Ordu’da pandemi nedeniyle kapanan işyerleri kepenk indirerek ticari yaşamlarına nokta koymaya başladı.
Yani…
Siyasiler gündemi başka yerlere çekmeye devam etse de,
Ordu yanıyor…
Işıklar İçinde Uyusun..
Şehrimizin sevilen şahsiyetlerinden Orhan Bakıcı arkadaşımızın çok sevdiği Sevgili Kızı Zekiye Nur Cankorur’un uzun zamandır mücadele verdiği amansız hastalıktan kurtulamayarak Hakka yürümüştür. Başta arkadaşımız Orhan bakıcı ve ailesi olmak üzere tüm sevenlerine sabırlar diliyoruz. Mekanı cennet olsun.
