Türkiye’de yani 81 il’in tamamında sokağa maskesiz çıkma süreci başladı.

Buda gösteriyor ki biz gerekli tedbirleri gerektiği şekilde almıyoruz.

Maske,Sosyal Mesafe ve Hijyeniklik kurallarına bir türlü alışamadık.

Bakın, Mart ayı ortalarında başlayan salgın 3 ayı geride bıraktı.
İnsanlar, eve kapanmaktan, kısıtlı yaşamaktan, seyahat edememekten, kısacası, eskiden yaptıklarını artık gönlünce yapamamaktan sıkıldı, bunaldı diyoruz ama uymamız gereken kurallara uyup ta şu Koronavirüs denilen salgın illetinden kendimizi kurtaramıyoruz.
Her akşam televizyonda salgınla ilgili haberleri izlemekten, vaka ve ölüm sayılarını takip etmekten adeta gına geldik.
Salgının yol açtığı kısıtlı hayat, insanlarda psikolojik sıkıntılar yaratmaya başladı.
Kısacası…
Salgın hepimizi korkutmayı sürdürüyor.
İşte böyle bir ruh halinin yaşandığı günümüzde, 7’den 70’e herkes şu salgının bir şekilde sona ermesini bekliyoruz.
Vakaların sıfıra indiği, virüsü yok edecek ilaç ve aşıların biran önce bulunmasını adeta dört gözle bekliyor adeta bir mucize olmasını istiyoruz…
Herkes salgının biran önce yok olmasını istiyor istemesine de salgını etkisiz hale getirecek önlemler söz konusu olduğunda yine herkes kendisi dışındaki herkesin bu kurallara uymasıyla yetiniyor.
Salgının bitmesine herhangi bir katkı vermediği gibi bunu başkalarından bekliyor…
Sonuç olarak…
Herkes “yetti artık bu salgın! Biran önce bitse de kurtulsak” diyor ama salgının bitmesi adına üzerine düşen hiçbir şeyi yapmıyor.
Dahası…
Salgının bitmesi için üzerine düşeni yapanların da emeğini yok ediyor!