Ordu’da iktidar siyasetinin klavye kahramanı olan ve sesi yerinde arpayı götürenlere diyorum.

Son günlerde sosyal medyada yazdıklarına…

Yaptıkları açıklamalara…

Konuşmalarına bakarsanız…

“Sadece onlar Müslüman”…

Ve kendileri gibi düşünmeyen…

Dini kendileri gibi yorumlamayanların…

Bırakın Müslüman olmalarını…

İnsan olmaları bile şüpheli (!)…

***

“Oturmuşlar klavyenin başına…

Biat edilsin, önem verilsin diye bekliyor…

Mevzunun tam ortasında” gibi yani…

Onlar günahsız(!)…

Onlar zemzemle yıkanmış (!)…

Onların fikirleri noksansız (!)…

Eh!…

Kapatırsanız eleştiri mekanizmanızı…

Maddi ya da manevi aynada…

Kendinizi ‘kusursuz’ bulursunuz elbet!

Tabi o sizi ilgilendirir ama…

Kendiniz gibi olmayanları…

Sadece Allah’a ait olması gereken…

Hükümlerle sınıflandırmaya çalışırsanız…

Bu densizliğiniz karşısında susan da…

Dilsiz şeytan olur artık!

***

Önce bakacaksınız…

Oturduğunuz…

Kendinizin, ailenizin geçimini temin edip…

Geleceğini garanti altına aldığınız…

Kurumlara ve görevlere…

Hangi kriterler ve hangi liyakat unsurlarıyla getirildiniz…

“Siyaseten getirildik” deme cesaretini gösterebiliyorsanız sorun yine kendinize…

“Kaç kişinin hakkını yediniz, kaç kişinin hakkına kondunuz?”

Görev aldığınız kurumda…

Milletin vergisiyle, ortak malının getirisiyle aldığınız maaşlar karşılığında yapmanız gereken görevlerin ne kadarını doğru yapıyorsunuz?

Sizin aldığınız maaşın içinde…

Sizi o makamlara getiren siyasetin karşısında olanların payı yok mu?

Bu payları helal ediyorlar mı?

***

Ya da…

Siyaseten yakın durduklarınızı referansıyla…

Aldığınız proje paraları…

Bunları eş-dost- ahbaplar arasında pay etmenize…

Kendinizin kusursuz uygulayıcısı ve savunucusu olduğunuzu zannettiğiniz…

Ve sizin gibilerin tüm çabalarına rağmen kirlenmeyecek olan o din ne diyor?

Arapçasını okuduğunuz için algılayamıyor olabilirsiniz…

Türkçe anlamını açıp okuyun Kuran’ın…

Hırsıza ve yalancıya ne dediğini…

Sonra da…

Moda olduğu gibi…

Tüm milletten af dileyin…

Hakkını helal edecek ‘mağdurunuz’ çıkar mı acaba?

***

Yani…

Makam, mevki, koltuk, menfaat…

Hatta küfür ettiği Avrupalının parasını çalmak için…

Dini alet etme sırasına girenler…

Bırakın diğer insanları…

Kendinize bir bakın bakalım…

Ne haldesiniz?

Bakmayı becerebilirseniz tabi!