DOLAR
Alış:
Satış:
EURO
Alış:
Satış:
GBP
Alış:
Satış:
İyiyi Ararken Kötüye Razı Olmak…
Zamanın
birinde bir kasabada yaşayan dünyalar güzeli bir kız varmış. Bu kız öyle
güzelmiş ki çok uzak şehirlerden ve ülkelerden çok zengin, çok yakışıklı, asil
pek çok delikanlı onu görmeye gelirmiş. Kendisiyle evlenmek isteyen nice prensi
nice şövalyeyi reddeden güzel kız kimseleri beğenmezmiş. Bu arada aynı kasabada
yaşayan ve bu kıza aşık olan genç bir delikanlı da bu kızı istemiş. Ama kız onu
da reddetmiş. Aradan uzun yıllar geçmiş. Bizim delikanlı kasabadan ayrılmış.
Kendine başka bir hayat kurmuş ve evlenmiş, çoluk çocuğa karışmış.
Bir gün yolu bir zamanlar yaşadığı güzel, küçük kasabaya düşmüş. Orada tanıdık
birine rastladığında aklına bir zamanlar orada yaşayan dünyalar güzeli kız
gelmiş ve ona ne olduğunu sormuş. Yaşlı adam önünde gül bahçesi olan bir evi
göstererek kızın evlendiğini söylemiş. Bizimki bir zamanlar herkesi reddetmiş
olan kızın kocasını pek merak etmiş. Bir gün gizlenip kocasını evden çıkarken
görmüş. Kızın kocası şişman, kel ve çirkin mi çirkin bir adammış. Üstelik
zengin bile değilmiş. Çok merak eden adam kocası gittikten sonra evin kapısını
almış. Kız kapıyı açınca kendini tanıtmış ve neden böyle bir adamla evlenmiş
olduğunu sormuş. Kız da ona arkasındaki gül bahçesinden en güzel gülü koparıp
getirirse cevabı vereceğini bu arada tek şartının bahçede ilerlerken geriye
dönmemesi olduğunu söylemiş. Adam da bunun üzerine yüzlerce güzel gülün olduğu
bahçede ilerlemeye başlamış. Birden çok güzel sarı bir gül görmüş. Tam ona
doğru eğilirken biraz ilerde kocaman pembe bir gül gözüne çarpmış. Tam ona
uzanırken daha ilerde muhteşem güzellikte kırmızı bir gül goncası görmüş.
Derken bir de bakmış ki bahçenin sonuna gelmiş ve mecburen oradaki bir gül
koparıp kıza götürmüş. Bahçenin en güzel gülün getirmesini beklerken kız bir de
ne görsün yaprakları solmuş cılız bir gül.
Bunun üzerine adama dönen kız söyle demiş;
– ” Bak gördün mü? Her zaman daha
iyisini bulmak isterken ömür geçer ve sen en kötüsüne razı olmak zorunda
kalırsın. Bu yüzden gençlik gitmeden elindekiyle yetinebilmeyi öğrenmek
gerekir.”