Ana Sayfa Yazarlar 8.01.2019 402 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Siyasi Pazarlık ve Seçmeni İkna

31 Mart 2019 günü Türkiye tarihinde benzeri görülmemiş bir mahalli seçime gidiyoruz.
Niye diyoruz bunu?
Çünkü bugüne kadar yapılan her mahalli seçimde partiler kendi adaylarıyla seçime katılırdı.
Bu seçimde ittifaklar kuruldu.
Partiler “Şurada sen aday çıkart ben çıkartmayayım, burada sen aday çıkartma seçime benim adayım girsin” pazarlığına tutuştu.
Bu da bugüne kadar örneğine şahit olmadığımız bir seçim yaşanacağını ortaya koydu.
Şimdi…
Bu ittifakların Ordu yansımasını konu edecek olursak:
CHP içinde yaşanan bir sıkıntı var…
Benzeri bir sıkıntı AK Parti içinde de yaşanıyor…
Her iki partinin gerek üyesi gerekse seçmeni arasında “Bu defa oy vermem” diyen çok sayıda insan var…
Bu demek oluyor ki, her iki partinin de adayları öncelikle kendi partisinin seçmenini ikna etmek zorunda…
Gelelim bu iki partinin ittifak yaptığı partilere…
AK Parti’nin ittifak yaptığı MHP’nin seçmeni arasında “AK Parti’ye oy vermem” diyenle, CHP’nin ittifak yaptığı İYİ parti’nin seçmeni arasında “CHP’ye oy vermem” diyen ciddi oranda seçmen mevcut…
Bu demek oluyor ki, her iki partinin de adayları, ittifak partisi seçmeni ikna etmek durumunda.
Yani…
Hem AK Parti hem de CHP adayları, seçimi ve belediyeleri kazanabilmek için önce kendi partisi, ardından da ittifak yaptıkları partinin seçmenlerini ikna edecek…
Görünen o ki:
Politize olmamış seçmeni ikna etmek için sıra ne zaman gelecek? Bilemiyoruz…

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri