Ana Sayfa Yazarlar 24.10.2018 303 Görüntüleme
Temel AŞAR

Hayat ne uzun ne kısa sadece yaşadığın gün kadardır.

Olması Gereken

 

Yerel seçimler yaklaşıyor…

Her seçim öncesinde ortaya çıkan adaylar…

Seçim vaatlerini sıralar…

Yani belediye başkanı seçildiğinde gerçekleştireceği hedeflerini anlatmak için çeşitli medya organlarını kullanır sonra afiş ve broşürler bastırarak vaatlerini sıralar.

Seçmen de bu hedeflere güvenerek kafasına yatan adaya oyunu vererek…

Belediye başkanı seçilmesine katkı sağlar.  

***

Bu olması gerekendir…

Bir olması gereken daha vardır…

Belediye başkanlarının görev sürelerinin sonu yaklaşırken…

Seçim kargaşası başlamadan…

5 yıl önceki broşürleri ve vaatleriyle kamuoyunun önüne çıkıp, hesap vermesidir!

Peki bu hesap nasıl verilmelidir?

***

Mesela; Belediye başkanları hedeflerinin ne kadarına ulaştılar?

Tamamına ulaşamayanların gerekçesi neydi?

Ulaştıkları hedeflerle seçmenin ve yaşayanların hayatlarına ne tür katkı sağladılar?

Bunlar için ilçe halkının ortak mal varlığının ne kadarını kullandılar?

Ne kadar borçla devralıp, bu borcu ne kadar düşürdüler ya da artırdılar?

İlçenin arsa, taşınır ve taşınmaz mal varlığını hangi duruma getirdiler?

Şehrin imarıyla ilgili kaç değişik yaptılar, bu değişikliklerle o kentin hangi sorunlarını çözdüler?

Kişisel imar değişiklikleri ile arsa sahiplerine ne kadarlık bir rant kazandırdılar ve bundan belediye olarak ne kadar resmi pay aldılar?

Göreve başlamadan önce kendilerinin, eş ve çocuklarıyla…

Kardeşlerinin, yeğenlerinin, amcaoğullarının…

Eşlerinin kardeşleri, amcaoğulları ve yeğenlerinin mal varlıklarında ne kadar artış oldu?

Bu artışlarda belediye imkân ve kararlarının ne kadar payı var?

Ve diğer soruları açık açık cevaplandırmalılar…

***

Şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim anlayışı için olmazsa olmaz olsa gerek böyle bir son…

Aslında bunu her yıl yapmaları kent yaşayanlarına saygılarının gereği her yıl yapılmalı ama…

Bugüne kadar yapmadılarsa bile…

Görev süreleri sona ererken, bu hesabı vermeliler…

E yapmazlarsa, vermezlerse…

Bu da seçmenin sorunudur…

Kandırılmayı kabullenmek bir kişilik durumudur…

“Bizi zaten müfettişler inceliyor” gibi bir mazeretin ardına saklananlara da…

“O zaman sizi müfettişler seçsin!” diye kapıya gelenleri göndermek de…

Seçmenin doğal tepkisi olarak görülmelidir!

***

Zira yerel yönetimler tıpkı devletin tüm kurumları gibi…

Milletin ortak malının yönetimidir…

Kendi malına sahip çıkmayana da…

Şüpheyle bakmak şarttır!

İlginizi çekebilir

Ordu Huzur Kent’idir…

Ordu Huzur Kent’idir…

Tasarım | Fega Bilişim Teknolojileri